Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

27 Kasım 2011 Pazar

Günün bilançosu


Gün Çağan Irmak'ın bu filmiyle noktalandı...Dedemin İnsanları'nın fragmanını izlemiş ve o günden bu yana sabırsızlıkla beklemiştim. Bu gün vizyona girdi nihayet ve hemen bu akşam gidip izledik. Çağan Irmak bir hikayem var anlatacağım bitecek demişti. İlk Çemberimde Gül Oya^ya başlarken,ve 13 bölümde anlatıp bitirmişti. İlk o diziyle tanıdım zaten. Hala tadı damağımda kalan dizilerden biridir. Dedemin İnsanlarının ,Babam ve Oğlum'da ulaşılan gişeyi yakalasın isterim. Aynı tatda aynı dokuda bir film. Filmi izlemenizi tavsiye ediyorum, küçük oyunculara doyamayacksınız, bu filmde büyüğü küçüğü herkes başrolde. Hümeyra'dan bir metafor dersi almalısınız, kefen bohçasını; çeyiz bohçası gibi özenle hazırlatan o yaşlı kadını tanımalısınız.Matematiğinin pekiyi olmasına aldırış etmeyen ama arkadaşlarıyla uyumu orta olan torununa kızıp, seneye bunu pekiyi yapmazsan gözüme görünme diyen dedeyi görmelisiniz ve Yiğit Özşener adamımsın ya yine harikaydın...

Gün böyle bitti ama başlangıcı da bitişi kadar güzeldi. Hayat İzlerim Özlem İstanbul'a gelince, Macera Kitabım Özlem, Yaşamın Kıyısından Nur ve Baykuş Gözüyle'den Natali ile Alkım Kitap Evi içinde ki Kahve Dünyasında buluştuk. Kitaplar arasında kitap sohbetleri, film sohbetleri yaptık. Ayrılık vakti geldiğinde Maceracı Özlem ve Ben bu kez eski Balzac yeni Kafka Kafede devam ettik sohbete. Burası da Alkım'ın ikinci katında. Çaylarımız koca koca cam kupalarda gelince; bu neee diye bağırındık, adamcağız; Dün aynı oturduğunuz yerde Şener Şen oturdu ve aynısını söyledi dedi. Biz sohbetten dilimiz damağımız kuruyunca, nasıl ya, şimdi küçük bir bardak yok mu , o koca kupalardan bir tane daha nasıl içelim dedik. Yarım doldurayım dedi, peki dedik...yok yok tam doldurayım, yanında kurabiye ikram edeyim onunla içersiniz dedi:)) Valla da öyle içtik:))
(bunlar bu günkü ciciler... Sinek Isırıklarının Müellifini ben aldım. Diğerleri, bu günün anısına, hediyelerim...Çok teşekkürler arkadaşlar günümü anlamdırdınız...)

Akşam eve dönerken, sanki ağzımda çok hoşbir tat vardı... Dolmuşta öne oturdum... Haydarpaşa, Numune arasında ki ağaçlık yoldan geçerken kuru yaprakların arabanın ön camına doğru savrulması ayrı bir keyif verdi. Sonra gözüm gökyüzüne takıldı binlerce yelkovan kuşu uçtu şaka değil binlerce...Şu anda göç mevsimleri...Marmara boğazını takip ederek Karadenize uçuyorlar. Bir yelkovan günde yirmibeş bin yelkovan kuşunun İstanbul'dan geçtiği saptanmış. O yüzden İstanbul'da yaşayanlar arada gökyüzüne baksınlar ve bu şöleni kaçırmasınlar.


Akşamı biliyorsunuz Sinema ... Sinema çıkışı Capitol'de tüm mağazalar kapanmıştı tabi, o halini görmek şaşırtıcı oluyor bazen.Eve yürüyerek döndük, serin daha doğrusu soğuk hava kendimize getirdi bizi...
Bu kadar...

7 yorum:

  1. süpersin sen..izlenecek bu film tamamdır. kuşları çoook seviyorumm.seni daha çok güzelim benim.

    YanıtlaSil
  2. Bu gün ben de 35 yıllık bir arkadaşımla oralardaydım. Fazıl Bey de kahvemizi içtik. Otantikte yemek yedik. Sahafları gezdik. Kitaplar aldık. Umarım okurum.
    Çağan Irmak la ilgili olarak, onun hep ya büyükbabasını ve büyükannesini çok sevdiğini ya da onları hiç göremeyip hayalinde idealize ettiğini düşünürüm. Ve akrabalık ilişkilerine de çok önem verdiğini. Dizilerine hep yansımıştır.

    YanıtlaSil
  3. babam ve oğlumda salak bir ruh halinde idim..
    şu aralar iyiyim .. keyifle izleyeyim..

    sinek ısırıklarının müellifi.. çok güzel.. anneme iyi bak daöyle.. aldatma.. bakalım ne süşüneceksin..

    o ağızda kalan güzel tadı bilirim ben.. çok hoştur.. çok güzeldir lalem..hiç eksilmesin o tatlarımız..

    adı proust olan bi kafe açsak da.. madeleine satsak.. çayı isteyene ince isteyene porelende versek.. porselenleri eskicilerden toplasak incecik proustiyen fincanlarımız olsa.. =)

    göçmenlere bozuğum yaz başında havada bi sürü leylek gördüm de ne işime yaradılar hı?? hiç.. kızgınım küsü göçmen kuşlara.. =)

    dedim gittim..

    atalet..

    YanıtlaSil
  4. Lale hn. Bir film gibiydi yazınız.
    Keyifle okudum yine. Bir gün birlikte başbaşa keyif yapsak... ne güzel olur.

    YanıtlaSil
  5. Atalet hanımın yorumu dikkatimi çekti.
    Koca bir ömür sığmış, üç beş cümleye.
    Ne mutlu size...
    sevgiler

    YanıtlaSil
  6. Ne güzel bir Cumartesi günüydü:) Çaydan daha tatlı olan sizin muhabbetinizdi Lale ablacım:) Yine istiyorum!
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  7. filme gidicem hemen merak ediyorum ben de..bir de kesanlı ali destanını merak ediyorum eminim o da cok iyi cıkacak...sevgilerimizle

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))