Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

27 Şubat 2009 Cuma

Nazlı Örtmenim sorumluluk nedir onu öğretiyor)))

Bu gün Naziş le öğrencilerinden söz etmek istiyorum. Çünkü burada bir anlamda da , bizim evin günlüğü , tarihi oluşmakta)))

Nazlı öğrencileriyle her hafta bir konu işliyor. Örneğin geçen haftanın konusu yalandı. Bu haftanın konusu sorumlulukmuş. Önce bir hikaye okumuş onlara. Hikayede küçük bir çocuk annesinde kendisine bir kardeş yapmasını istiyor. Anne - tamam ama önce bir şey yapmalısın diyor ve ona bir yumurta veriyor. Bu yumurtayı hiç kırmadan bir hafta nereye gidersen git yanında taşıyacaksın diyor. Eğer bir hafta sonunda yumurta kırılmazssa bir kardeşin olacak. Çocuk bu bir hafta bounca yumurtayı kırmamak için elinden geleni apıyor. Onu muhafazalara alıyor, yavaş yürüyor, sağına soluna dikkat ediyor. Sonunda bir kardeşi olmasını hak ediyor.

Hikaye çocukların çok hoşuna gitmiş, bizde yapalım öğretmenim demişler. Nazlı- sadece yapmaka isteyenler yapacak ama demiş. Ertesi gün, servisten bir indiler diyor, hepsinin elinde bi kutu ya da plastik bardak, peçetelere sarmışlar, annelerime dışına kılıf yaptıran bile olmuş. Kutulara, bardaklara koymuşlar, bantla sarmışlar. Bi de yavaş yürüyolar diyo. Müdürleri görmüş, Nazlı Hanım bunlar ne taşıyorlar böyle demiş. Yumurta kutularını dolaplarının en emniyetli yerine koymuşlar. Sonra sınıfta sürekli birbirlerini uyarmışlar, koşma , yanımdan hızlı geçtin yumurtam kırılacak. Ben gidip bakayım yumurtam nasıl.İlk gün hepsine küçük hediyeler dağıtmış. Katılmayan iki çocuk varmış onlarda özenmiş bizde yarın yapalım demişler. Nazlı olmaz dedim dedi. Ben de olsun, onlarda yarın başlasın , onlara da daha küçük hediye verirsin dedim. olmaz , hediye almak için yapınca olmaz , senin bildiğin gibi değil dedi.Şimdi ben bu kıza sorumluluğu öğretirken yumurtamı taşıttım he, benim dediğimi yapmıyo))). Bebek bekleyen bir veli de okula gelip , uygulamanın çok hoşuna gittiğini söylemiş.Şimdi ben de bekliyorum heyecanla sonunda kaç yumurta sağlam kalacak.
*************************************************************************
Dün bize torbadan Can bey çıktı yine babaanne hasta , annesininde ofiste çalışması gerekiyormuş. saat 11 de kapıdan verdiler gittiler. Biz de herzamanki gibi oynaştık. Artık kendini çok güzel oyalıyor, oyuncaklarıyla oynuyor. hatta ben yanına yatıp kitap bile okudum. En hoşuma giden ben onu uyuturken eee diyorum ya o da avaz avaz eeee diye bağırıyor.

Gece 11 de tumba yatak , can geldiği günler hiç bir iş, yemek bile yapmıyorum ama acaip yoruluyorum nedense. Gamse de öğleden sonra arkadaşlarıyla çıkıp sinemaya gitti, Nazlının da bir haftadır okul çıkıiı Milli Eğitimin semineri var o yüzden geç geliyor. Can Beyle yalnız kaldık anlayacağınız. Biraz da o yüzden yoruldum. Resmen sızdım gece.

Sabahları ev halkını yolcu ettikten sonra , kocamla çay içiyorum ama sonra kahve ya da yeşil çay alıp yeniden yatağa dönüyorum. Yabancı Damatı izliyorum, bazı dizilerin tekrarı bile keyif veriyor.

Bu gün için hiç bir planım yok, gamse uyansın belki bir fikri vardır::))).Belki yine hobi günü yaparız, belki dışarı çıkarız.