Akşam için programım vardı. Evden Zeya'ya gitmek için çıktım. Arabadan indikten sonra yol boyu yürümek çok hoşuma gitti...Yanından geçtiğim manolya ağacı bana Ordu'yu hatırlattı, Üzerinde onlarca Japon feneri olan çam ağacı ise yeni bir yılın yaklaştığının müjdecisiydi...Hava soğuktu ama ben içimden hep Akdeniz akşamlarını söylüyordum nedense...
Zeya, Zuz'un İstanbul'a veda Cunda'ya merhaba gecesinde olamayacağı için bu akşam onun evinde toplandık. Hem de Zeya'nın evinin yeni halini, hem yeni yaşına birlikte merhaba
Bu gece artık Zuz'un evindeki son gecemiz. Eve geldiğimizde , apartman yenı yıl için hazırlanmıştı, hemen resmini çektik. Kafa kafaya verip kendimizi de çektik ama benim yüzüme düşen ışık beni frankeştayndan biraz hallice yaptığı için koyamadım:))