Anneannemin dediği oldu ve mart martlığını yaptı. Gerçi o lafın devamını başka türlü getirirdi ama... Soğuk günler yaşıyoruz. E bundan da nasibimizi aldık. Hem kocam hem Naziş hasta.  Kocam bu gün işe gitti ama Naziş iki gün raporlu. Artık ana kız  bol bol yiyip içme ve film saatleri yaparız.
   Bu gün dünya şaka günü ama bizim için özelliği  bundan tam 29 yıl önce  nişanlanmışız. Yani bana da bu yakışırdı. Ama siz katlanmadınız davetiyeleri dağıtırken, şaka değil dimi  şeklindeki bayat esprilere. Ay ama herkes yaptı yav. 
 Araya eski yazı girince  yazamadım, cuma günü ben bir Beyoğlu seferi yaptım. Sabah erken çıktım. Geçen gün Pınar, en çok erken saatlerdeki Çukurcumayı severim demişti. Aklıma getirdi. Giderken hava çok güzeldi de dönüşte alnımın çatı yine dondu  arkadaşlar. Beyoğlu hep aynı, ellerinizden öper, yine çok kalabalık, yine her taraftan müzik geliyor. , yine çiçek kokuyor.Dikkatimi bir şey daha çekiyor. İstanbullu hep bir telaş içinde, hep bir yerlere yetişiyor.Başka yerlere gittiğimde ayırdına  daha çok varırım. Mesela Ordu da , yolda bile daha yavaş yürürüm. Zaman daha yavaş akar sanki. Ama bura farklı. Yola çıkınca çevrenin  adımlarına bende ayak uydururum. Motora ya da vapura binerken atlarım, finükülere gelince, yürüyen merdivenlerde kendiliğinden çıkmasını ya da inmesini beklemeden, hemen soldan iner çıkarım. Halbuki finüküler   4 dk da bir kalkıyor. Mesela kuzenlerle 4 dk sonra buluşsam ne olur. Eve 4 dk geç girsem ya da. Ne bilim arkadaş.
   Bir önceki yazımda  Demirel'in söylediği sözün, Aslında Henri Jeanson' ait olduğunu söylemiş isimsiz takipçim. Ama  doyamamış ki, bu gün gelip yeniden söylemiş. Ve bana, bunu nasıl yaparsınız  diye sormuş. Bu sözü kullanmak için donanımımın olması gerektiğini yazmış. Ama bir kez daha gelirse anlayın ki bu HENRI JEANSON 'un ta kendisi. Ama Demirel bu . Her söylediği sözün altına , şundan bundan alıntıladım demiyo ki. Mesela sıkça söylediği sözlerden biri de Fırat kenarında bir koyun kaybolsa , sahibi gelip benden hesap sorar. Bu söz de biraz değişiklikle Hz Ömer tarafından söylenmiştir. Yani kıssadan hisse  , gidin , hesabınızı  DEMİREL'le görün. Ben  burada yazdığım hiç bir şey için kimseye hesap VERMEM.