Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

20 Aralık 2010 Pazartesi

pazartesi mahmuru ve bir film bir kitap klasiği

Sakiiin, yavaaaaş bir hafta sonu geçti... Hiç dışarıda program yapmadım... Hafta sonuna doğru yaptığım bir okeyciler buluşması ve Gamsegamse ile yaptığımız bir alışveriş akşamı bu haftanın tek dışarda olan programlarıydı... Alışveriş akşamı hepsine bedeldi zaten:))

Son derece uykusuz bir gece geçirdim... aynada kendimi görünce bunun boyutlarını da anladım... Saçlarım sanki topuz olmuştu, aynada bakan sanki ben değildim...gözlerim çökmüştü yüzüm bembeyazdı... Kitap okudum... tv izledim... Odayı zifiri karanlık yaptım yok... Birde uyku kaçınca akla gelen milyon saçma düşünce de cabası...

Yeni kitabım; Kolera Günlerinde Aşk... Aslında yeni demek biraz haksızlık olur, kitap bundan dört yıl önce falan bir Bodrum tatili dönüşü konaklama tesisindeki kitapçıdan alınmıştı... Konaklama tesisi kitapçısı deyip geçmeyin, çok güzel bir kitapçıydı ve en önemlisi satıcı ne sattığını biliyordu elime aldığım her kitap hakkında konuşmuştuk... Bu kitaba ben bir ara başlamışım, hatta burada yazmış bile olabilirim. Demek ki gözlerimin bozukluğunun artık iyice doruğa ulaştığı zamanlarmış ki, ne kadar küçük baskılı, zor okunuyor falan demiş , keyif almamış bırakmışım... Sonra, O japon kadın maceramı hatırlarsınız, gözümün bozuk olduğunu anlamama neden olan... Galiba araya başka kitaplar girmiş, hatta bu kitap okunmuşların arasına kalkmış. Geçen kitaplık resimlerini çekerken gözüme ilişti...Asla atlamayacağım çok isteyerek aldığım, hatta okuyacağım diye filmini izlemediğim bir kitap... Neyse işte bundan sonraki günlerde okuyacağım ve hakkında kafanızı ütüleyeceğim kitap budur...

Bir yerlerden güneş göz kırpıyor, bu gün pazarımız da var... biraz pazar dolaşması, belki bir Üsküdar'a yürüyüş... Bu gün biraz yemek stoklamam gerekiyor çünkü bu hafta çok yoğun...

Düzenleme: Bir de filmim var sözünü edeceğim... Copie Conforme- Aslı Gibidir...Juliette Binoche severler için... Film genelde konuşmaya dayalı temposu ağır...Ama kaçırılmayacak cümleleri var... Filmi izleyin sonra düşünün aslı nedir kopyası nedir bir şeyin... bu konuda kafanızın karışması ve bu konuyu yeniden düşünmeniz garanti... Mona Lisa'nın gülüşünü bile sorgulamanız olası:)

Toskana'da aşk başka nasıl anlatılır? Aşk yuvası küçük oteller, kafelerde birbirinin gözüne bakan âşıklar... Bir çift gibi görünmeye çalışan bir kadın ve bir erkek... Adam, bir konferansa konuşmacı olarak katılan İngiliz bir yazar; kadın, Fransa'dan gelen bir sanat galerisi sahibi. İşte herhangi bir zaman, herhangi bir yerde, herhangi birinin başına gelebilecek bir öykü...

Veee günün şarkısı Leylak Dalıcımdan geldi...Yes I love you diye bağırabilenlere:)

günün yemeği: Kuru fasulye , pilav, kelek turşusu
...burada tarifi var... bizimki Babamın getirdiği lezzetlerden yoksa bunu asla yapmaya cesaret edemem... yapılışını görmüştüm bin türlü işi formalitesi var... Ana madde olgunlaşmamış kavun...

düzenleme:2- günün çay önerisi... mürdüm erikli ve üzüm çekirdekli...Doğadan'dan... kokusu mu, rengi mi, tadı mı daha güzel karar veremedim...





günün videosu ve haberi... haber konusu Hala kızı Fundanın bir araştırması...burada