Ne zaman program yapmaya başlasak yağan kar yüzünden sürekli ertelediğimiz Kız Kuleli kahvaltımızı bu gün nihayet gerçekleştirdik. Zero, Özlem(Macera Kitabım) ve ben.
Sabah , rüzgarlı havayı arkama aldım ve yürüyerek buluşma mekanımıza gittim. İlk önce Kız Kulesinin karşısındaki Filizler Köftecisinde süper bir kahvaltı yaptık. Kahvaltı resimleri Zero'da ...gönderince hemen ekleyeceğim buraya.Kahvaltı mekanı olarak da, manzara olarak da önerebileceğim bir yer. Kahvaltısı dışında köfteleri de çok çeşitli ve lezzetlidir. Aklınızın bir köşesine yazın.Biz sohbet muhabbet gülüş, saatler süren bir kahvaltı yaptık. Yani saat 1o'dan saat 13.00 kadar diyeyim de anlayın gari.İçtiğimiz çayları biz saymadık ama garson saydıysa baya bi yüksek rakam çıkmıştır:)

Kahvaltımız bitince kahvelerimizi içmek için hemen yolun karşısına geçip tekneye bindik ve İstanbul'un bence güzel süsü olan Kız Kulesine geçtik.
Kız Kulesi restorasyona açılınca çok karşı çıkmış, çok üzülmüştüm. Büyüsü bozuldu gibi gelmişti bana. Hala da aynı fikirdeyim. Padişahın kızını , denizin ortasında bir kulede bile bulan kaderini anlatan , efsanelerde ki gibi kalsaydı. Bir yandan da o kadar sevdiğin, hakkında efsaneler duyduğun bir yerde olabilmek de çok garip bir duygu.Kahvelerimizi içtik, teraslardan İstanbul'u izledik. Ve tekrar tekneye binip sahile çıktık. Sonra evlerimize işlerimize dağıldık.
Ben bu gün İstanbul'a Kız Kulesinden baktım.
Peki siz bulunduğunuz yerden nereye baktınız bu gün, sizin manzaranızda neler, kimler vardı...
not... Kitap okuyan Kıza uğramayı unutmayın... Loksandra var.
Ve Yetmişli yıllara ait anıları hem okuyabileceğiniz hem de kendi yazılarınızı, anılarınızı, resimlerinizi gönderebileceğiniz bir yer var artık. Blogcu olsun olmasın herkese açık burası yani yetmiş zaman olur ki...