Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

21 Aralık 2012 Cuma

Maya tutmadı, kıyamet kopmadı...Kar tatili oldu, kar yağmıyor bugünün bu saate kadar ki özeti... Kızlar pek mesutlar, geç kalktılar benim son anda  uydurduğum kahvaltı mönüsünden pek memnun kaldılar...Dün akşamki patatesli  ve  ıspanaklı börek içlerinden artan  kavrulmuş patates ve ıspanağı yanyana fırın kabuna koydum, üstlerine çırpılmış yumurta döküp fırına koydum, yumurta piştim pişiyorum derken fırını açıp üstüne kaşar dilimleri koydum, manzara muhteşemdi vallah...
 Bizim bahçe böyleydi..





Dün dışarda kar yağarken, ben  de film günü yaptım ve  şu filmi izledim...Beğendim.






 Film, Türkiye de dahil tüm Avrupa’yı derinden etkileyen 1970-71 arası dönemi ve yaşanan değişimleri ,Küçük bir kızın Anna'nın gözünden anlatıyor.. Kadın hakları adına verilen mücadele, faşist darbeler, emperyalizm karşıtlığı... Bu olayların fon oluşturduğu film, çatışan ideolojiler, sınıf, ulus, cinsiyet, din ve aile bağları gibi konular karşısında küçük kızın tepkileri, bunları kendi potasında eritmesi, eritememesi  gibi...






Bugün evde olmaya karar verdik şimdilik. Evde pizza partisi, film , kitap falan filan...

Haydi gittim ben iyi haftaosnları olsun...