Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

8 Ekim 2012 Pazartesi

Pazardan pazartesiye

Bu sabah uyandığımda başım ağrıyordu hem de ne ağrıma, sol gözüm kör oldu sandım... Şu an itibariyle biraz hafiflemiş olsa da  tepe sersemi oldum...
O yüzden çok uzatmayayım.

Bu  sebzeli börek, dünkü pazar kahvaltımıza ait. Sabah daha ev halkı mışıl mışıl uyurken, bu fedekar, cefakar anne kalktı çoluğuna çocuğuna börek yaptı... Dolapta ne kadar kabak, havuç varsa rendelendi, biraz zeytinyağda çevrildi, sonra iki  kabak, bir havuca bir çorba kaşığı denk gelecek şekilde un ilave edilip beş dakika daha evirildi çevirildi. Yarısı daha sonra yoğurt ve ceviz ilave edilip salataya dönüştürülmek üzere  dolaba kaldırıldı. Diğer yarısına ise, dereotu ve beyaz peynir ilave edilip
 sebzeli börek içi haline getirildi. Böylece bir taşla iki kuş vuruldu. Bu karışım Çiğdem'in tarifiydi, biliyorsunuz iki hafta kadar önce dört tertip kadar hazırlayıp dondurucuya atmıştım...Milföy hamurlarının içine ikişer çorba kaşığı kadar koyup ağzını kapattım ve üstüne yumurta sarısı sürdüm. Benim tayfa bayıldı...




Evet ,  bu gördüğünüz siyah uzun kutu da, Lipton'un piyasaya ne zaman çıkarttığını bilemediğim ama benim yeni gördüğüm çay kutusu. 5OOO tane  çıkmış piyasaya... Bu her yıl yenilenecek olan yeni bir serinin ilk çayıymış. Vanilyalı, tarçın kabuklu ve gül yapraklı siyah çay... Akşam  keyif çayı olarak denedik ve beğendik.Ben çocukluğumdan beri zaten şekersiz çay içerim ama  ev halkı  şekersiz de içilebileceğini söyledi... Değişik çaylara benim gibi meraklıysanız, mutlaka denemelisiniz. Kutunun üstü swarovski taşla süslü...Burada çayla ilgili daha geniş bilgi ve görsel var.



Dünün sokak etinliği ise sayılmaz... sadece alışveriş için Capitol'e gittik. Bir şeyler atıştırdık, alışverişimizi yapıp geldik. Akşam ise maç akşamıydı malum. BJK, üzdü kocamı ve bilcümle ailenin  diğer erkeklerini. Biz ne kadar toptan Galatasaraylıysak bunlarda toptan BJK lılar:)) 


 Bu da haftasonu kitabım... Macera kitabım Özlem'in hediyesi olan , Mucize Tatlı... Benim gibi mucizelere inanan biri için...Bitireyim öyle anlatayım.



Şimdi iki saat kadar kendime ayıracağım, dinleneceğim... Sonra , kuru fasulye pişireceğim. Belki mürdüm eriği marmaelatı yaparım yine... Geçen yaptığım da Ataletim kalp için faydalı olduğunu ve antioksidan olduğunu yazmıştı. Ben de o yorumu kocama okumuştum. Hani faydalı birşey yaptım ya:)) O da , a o zaman ben bir kaç kilo daha alayım dedi. Bu kış biz de herşey mürdüm erikli olacak demekki... Muhallebiler,  kurabiyeler, kekler, hatta Cunda'd gördüğüm gibi, lor üstüne, yoğurt üstüne....

Haydi şimdilik de bu kadar...