Dün ,sülalele boyu kahvaltıyla başladık güne...Sonra ben ısrarlara dayanamayarak basket sahasına gidip atışlar yaptım. İlk seferinde kale almamışlardı ama sonra Hanyayı Konyayı görünce artık giderken -Yengeee hadiiii, diyorlar ve tek bayan olarak ailenin kadınlarını temsil ediyorum. Heeey, ne doktorlar ne mühendisler dize getiriyorum üçlük atışlarımla bilemezsiniz:))
(ayıptır sölemesi,böle yatıp kitap bile okudum,güneş sırtımı ısıttı,rüzgar yanağımı okşadı,süper oldu süper)
Öğleye doğru,Cancanlar aradılar,birlikte program yapalım diye ve bizim programda sahne aldılar. Artık Uras'da ortada geziyor,gün boyu koşturdu...Akşam ,Hıdırellezimizi yaptık,gül ağaçlarının dibine dileklerimizi koyduk.Uras,eline bi kağıt almış, geldi O da koydu...Akşam yemeğimizi de orada yedik eve geldik. Artık ,piknikler öyle evden kuru köfte hazırlayayım,yumurta haşlayalım,zeytinyağlı dolmalar yapalım tarzı değil. Acıkınca hadi yemek bölümüne geçelimli:)) Olsun,yine de piknik pikniktir. A bakın şimdi piknik deyince aklıma ne geldi... Kaç kişi izlemiştir ''Piknik'' filmini...Ay ne şaanedir ya...William Holden, Cliff Robertson, Kim Novak oynamış baş rollerinde...Ben bile doğmadan önce çekilmiş diyeyim de anlayın ne kadar eski olduğunu ama izleyinki sinema literatürünüz eksik gedik kalmasın. Valla mağara kadar oyuk kalır ona göre:))
''Survivor''u izliyor musunuz?Duygu diye bi kız var. Abi ,onu izleyen annesine babasına acım acım acıyorum. İzlerken nasıl utanıyorlardır...Valla biri gurur duyuyorum dese ,yeminler etse inanmam...Özel iticilik dersi alıp öyle mi? gitmiş.Yoksa Acunûn raiting tuzağı falansa..yerim onun raitingini de ''Survivor''unu da...Benim favorim Doğukan...
Kitap ve filmlere gelince ,bugün bir filme başladım ama araya iş girdi...Kitapsa İmza: Karın okuyos tabikitleri de...128 kadın,128 ayrı öykü,kimi hüzünlü,k,m,gülümseyen,kimi de yaralayan öyküler...