Kahvaltı sonrası koruya yürüdük karı koca, çayımızı içtik şu manzaraya karşı.

Dönüşde bir kaç emlakçıya uğradık. Evimiz artık bize küçük geliyor o nedenle , biraz daha büyük bir eve çıkmak istiyoruz. Ama bir hendikapımız var ki, o da buraya bağlılığımız.Üsküdar ikimizin de vatanı. Benim doğduğum Kocamın da ilkokuldan itibaren basmadık taş bırakmadığı bir yer. Fakat çok yerleşik bir semt olduğu için insanlar burada kolay kolay yer değiştirmiyor, yani ev bulma olasılığı çok kısıtlı. Emlakçılarda aynısını söylediler. Boşalan evler de çok eski en az 30-40 yıllık.Olmadı Kadıköy tarafına doğru düşüneceğiz. Bu günlerde sırf bu yüzden biraz huzursuzum.Neyse işte , emlakçılarla sohbet muhabbet ettik bu minvalde. Sonra koca klübüne ben eve döndüm.

Eve geldikten sonra yemeğimi yedim , Gamse aradı, servisten inince eve gelene kadar ya babasıyla ya benimle sohbet edecek böyle bir alışkanlığı var. Bu kez önce babasıyla sohbet ettiği için, tüm haberleri almış olarak eve geldi:)) ve bana ilk sözü AÇIM oldu. Ben adamımı bilmezmiyim, hazırlığımı yapmıştım zaten. Hemen köftelerini ızagara yaptım, tahıllı ekmeğin üzerine dizdim. Hardallı sosu bızıızızt gezdirdim üstüne, domates ve roka eşliğinde sundum. Gözlerini dört değil sekiz açtı bu neeee diye.Yemeğini bitirmişti ki Meral uğradı, hadi onlarla sohbet muhabbet derken , dışarı çıkalım dediler. Gelmem dedim, şimdi yiyip içeceksiniz, gözüm kalacak:)Ben onlara katılmayınca, alışveriş karışık program yaptılar ve gittiler.Naziş eve geldiğinde , onları aramadan eve geldiğine pişman oldu:))
Kızları evden gönderince hemen kendime çay yaptım ve bir film koydum.Tom Hanks ve Julia Robert's in baş rolde olduğu LARRY CROWNE adlı filmi izledim. Son derece keyifli, hiç bir iddası olmayan, samimi bir film. Çok keyifle izledim. Zaten iki oyuncuyu da çok severim.
Bu günlük de bu kadar.