Meralle saat bir gibi buluşup Kadıköy'ê gittik... Önce her zaman ki gibi Ferit Bey'in yerinde Türk kahvelerimizi içip sohbet ettik. Hava çok güzeldi. Nihayet bir bahar günü yaşadık... Sonra Gamsegamse aradı, dersten çıktım neredeyseniz oraya geleyim dedi....
Gamse gelince dergicidir , Kitapçıdır dolaştık...Eski film afişleri aldım...


Çiya'da genellikle yöresel yemekler bulunur. Mutlaka uğramanızı öneririm. Gurmelerin yaptığı en iyi ve en kaliteli lezzet durakları arasında; ilk sıraya girer her zaman... yalnız sakız ağacının filizlerinden mi,köklerinden mi yapılan bir salata vardı ,onu denemek isterdim , artık bir daha ki sefere dedim:)Çiya hakkında biraz daha bilgi derseniz burada
Çiya'dan sonra o dükkan senin bu dükkan senin girdik çıktık. Son keşfim olan bir dükkandan söz edeyim.. Maya Store... Çok tatlı bayanlar çalıştırıyor... Dükkandak bir çok şey kendi tasarımları... Oradan bir kaç resim çekmediğime çok pişman oldum... kendime; bu Küçük Prens okuyan baykuş , broşu aldım ve alır almaz da taktım...

Bu günün benim için en önemli etkinliği Bilinmeyen Sinemalar Film Festivaliydi... Ta dünden kafama koymuştum zaten. Meral ile Gamse Koton'a girince ben de hemen Kadıköy-Moda Sinemasından davetiyelerimizi aldım... Bu festivalde oynayan filmleri iücretsiz izliyorsunuz... tek şart yarım saat önce orada olmak. Festival salı günü sona eriyor. Bizim izlediğimiz film;Himalaya-Bir Şefin Çocukluğu idi... Ben filmi çok beğendim.Tibet dilinde gösterildi , Türkçe ve ingilizce alt yazılıydı.. Kadıköy-Moda'nın da İstanbul'un en rahat film izlenen sinemalarından olduğunu hatırlatayım...

Himalaya – Bir Şefin Çocukluğu / Himalaya – L'Enfance d’un chef /
Nepal’in Doplo bölgesinde geçen cesaret, inanç ve dayanışma yüklü bir film, Himalaya - Bir Şefin Çocukluğu. Eric Valli’nin yönettiği yapım, hikâyesi kadar sağlam karakterleri ve muazzam doğa manzaralarıyla da dikkat çekiyor.
Yaşlı reis Tinlé'nin oğlu Lhakpa, kervanla çıktığı yolculukta hayatını kaybeder. Lhakpa’nın ölümü, tuz taşıyan yak sürülerinin yeni bir lidere ihtiyacı olduğu anlamına gelmektedir. İhtiyarlar meclisi yeni liderin Karma olmasını ister ama Tinlé, genç adamı oğlunun ölümünden sorumlu tuttuğu için buna karşı çıkar. Yeni bir kervanın yola koyulması için şamanlar tarihi belirlerken, Karma şamanlara kulak asmaz ve vaktinden önce yola çıkar. Tinlé ise şamanların belirlediği günde, yanında keşiş oğlu, yaşlı arkadaşları ve gelecekte şef olmasını umduğu torunuyla kendi kervanını hazırlar ve Karma’nın peşinden gider. Tinlé’yi sadece Karma’nın kervanı değil, yüksek dağlar, tipi ve yorgunluk da beklemektedir.
Nepal’in güzel ama inatçı doğa koşullarında geçen film, iyimser ve insancıl bir hikâye anlatıyor.
Ödüller :
2000 Oscar Ödülleri : En İyi Yabancı Film Adayı
2000 César Ödülleri, Fransa : En İyi Görüntü, En İyi Müzik
1999 Ghent Uluslararası Film Festivali: Seyirci Ödülü, Büyük Ödül, Özel Mansiyon
2000 Huelva Latin Amerikan Film Festivali: Vision Europa Ödülü
Filmden çıktığımızda saat altı buçuk olmuştu ama hava pırıl pırıldı ... yürüyerek balık pazarına indiğimizde gördük ki ;insanlar, akşam yemeği için her yeri doldurmuş. Yiyorlar içiyorlar. Aaa biz de acıkmışız dedik ... Meral ve Gamze midye dolma midye dolma dediler... Mercan'ın yolunu tuttuk tereasına kurulduk. gerisini anlayın gayri...