Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

1 Eylül 2011 Perşembe

Bayram bayram2

Ramazanın rehavetini iki gündür atmaktayız...Dün gece ki Beyoğlu seferinden sonra bu akşam da Kadıköy-Moda civarlarındaydık...

İlk önce Alkım ve Nezih kitapevlerine uğradık...nasıl özlemişim, kitaplar arasında kaybolmayı...Karıştırdım, her iki kitapevinde de koltuklara yayılıp, seçtiğim kitaplardan bir kaç sayfa okuyup , kitaplar hakkında fikir edinmeye çalıştım. Yalnız Nezih'in müzik yayını insanın konsantre olmasını engelliyor...Bu konuda en iyi D&R...Müzik böyle alttan alttan, usul usul gelir...Orada elime Yaşar Kemal'in;''Bu günlerde bahar indi''adlı kitabına huşu içinde dalıp , az kala kitabı orada bitirmeye kalkmışlığım vardır... Kızlar adımı beleşciye çıkaracaklardı az kala))
Daha sonra Naziş,ben acıktım dedi. Gamse- gel seni bi yere götürücem, harika döneri ve iskenderi var dedi... Bahariyede Koton'un karşısında minicik bir yer...
Öğrenciyken keşfetmişler burayı... Gamse ile biz aç değiliz diye bir dürümü laf olsun diye paylaşıp yedik. Naziş, iskenderi çok güzel dedi...Yani oralara yolunuz düşerde ay acıktık, şöyle uygun fiyata kendimizi kasmadan bir şeyler yiyelim derseniz, tavsiyemdir.Yemek sonrası, Gamsegamse'nin arkadaşı , börekleri ile bizim evin gönlünü fetheden, dükkanındaki dolmaları Gamse'nin hışmından korumaya çalışmaktan müşteriye zor bakan Fatma ile buluşup. O'nun doğum gününü kutladık. Rotamızı Moda'ya çevirdik.Meşhur dondurmacı ALİ'nin önünde yine metrelerce kuyruk vardı...Biz bitişiğinde oturup Waffle yedik...( kirazlar, çilekler, portakal dilimleri ve kestaneler ve de beyaz çikolata )
O Waffleden sonra eve koşarak gelmemiz gerekirdi ama neyse ki dönüşte de Moda , Kadıköy iskelesi arasını yürüdük.Moda iskelede çay içmekti maksadımız ama yeni bir keşifle vaz geçtik. Bir kitap cafe... Bast Cafe...önündeki ağaca dilek kurdeleri bağlanmış... İçerisi gayet şık, çalışanlar güler yüzlü sempatik. Çaylar cam bardakta... Sedirlere yayılın, renk renk kurdeler uçuşşsun başınızda...Kitaplıklardan istediğiniz kitabı çekin orayı karıştırın...Rastgele çektiğim kitabı açınca, bir baktım bu kitabı Buket Uzuner okudu yazıyor içinde...Yüzlerce kitabın içinden onu çekmişim...Sordum W eb siteleri yok ama Facebook sayfaları varmış.Burada iki saat kadar oturduk...







Bast Cafeden çıkınca , denize doğru inip, Kadıköy İskelesine kadar yürüdük. Yarın Kadıköye gidecekler için uyarı, miting varmış , her yeri tel örgülerle kapatmışlardı, arabaya zor bindik..