Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

22 Mart 2009 Pazar

ve söz biter

Yüksel Enişteyi ilk gördüğümde yatmış kitap okuyordu. . Zeki'nin nişanlısı dediler, doğruldu elinden kitabı bırakıp beni kucakladı.Sonra babamla çocukluk arkadaşı çıktılar. Şahane güveç yapardı. Çok iyi piknikçiydi. Piknik malzemesi her daim arabasının bagajındaydı. Portatif masası , sandalyeleri ve güveç kabı. Sayısız piknikler yaptık birlikte. Güveçin iyisi dört beş saaat pişer derdi, kimseyi yaklaştırmazdı ama ben ateşin yanından geçerken , bak bakalım tadına tuzuna derdi masusçuktan. Görümcemle annemin kafası da uyunca daha doğrusu kocamın tüm ailesiyle şimdiki moda deyimle kanki oldu bizimkiler. Çok birliktelikler yaşandı acı tatlı bi çok günde birlikte olundu.


Yüksel Enişteyi son gördüğümde , biraz rahatsız dediler, odasına girdim yine yatmış kitabını okuyordu. Artık dışarı çok az çıkıyorum dedi.

Güle güle git Yüksel Enişte babamın deyimiyle Ali Ağa. Yolun ışık olsun

Not. Yüksel Enişte görümcemin eşidir. daha önce hasta olduğunu yadığım eniştem değil.