Bu gün Naziş bir ara okula gitti, tiyatro oyunları için kostümlü prova varmış. Kızım kraliçe olacak , tahta oturacak:)) Ben de okey grubumla buluştum. Yemek yedik önce sonra oyuna oturduk. Derken oldu akşam .
Gamsegamse ile görüşemiyoruz, dün sabah beş dakika gördüm okula giderken akşamda geç geldi beş-10 dakika sonra yorgunluktan sızdı. Sabah -ben uyanamadım-Anne gidiyorum dedi , şimdide henüz gelmedi...
Asi ...Asi, bitti. Okurken yanı başımda Asi ırmağı çağladı sanki... içimde korkunç bir Antakya'ya gitme arzuzu var. Ayla Kutlu yazarken sanki Antakya tablosu çizmiş. O sokaklara birlikte girdik çıktık. Evlerin her odasına girdim, perdelere dokundum... tekrar teşekkürler Balkahvecim bu kitapla beni buluşturduğun için. Bu akşam bir dizim var sonrasında, Ece Temelkuran'ın ''Muz Sesleri'' ne başlıyorum.
İlk cemre düştü gözlerimiz aydın. Bahar bacağını salladı yani. Kocamın amcasının karısı; Bedriye Yenge kulakların çınlasın emi... O'nun lafı bu cemre düşünce, bahar bacağını salladı der. Nazlı gülmekten yerlere yatar bu söze.

Yarını tamamiyle Cancan'a ayırdık. Bir haftadır görüşemedik, nasıl özledik nasıl anlatamam.
Eveeet bu günlük de bu kadar , keyifli bir akşam olsunnn...