Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

3 Nisan 2015 Cuma

FOTOROMAN

Fotoromanın adı;''BUGÜNLERDE BEN''



İlkokul arkadaşlarım Jale ve İnci ilebuluşup şahane bir gün geçirdim...Kah gülme krizlerine girdik ,kah duygulandık biz yeniden çocuk olduk....Ordu İsmet Paşa İlkokulunda başlayan macera taaa Üsküdar sahiline kadar uzandı...
Erenköy perşembe pazarında haldur huldur gezmenin yorgunluğunu görümcelerimle okey oynayarak ve şu dolmaları hap gibi yutarak attım :)
1-nisan bizim nişanlandığımız tarihtir ve bizim için çok özeldir... Tam dört yıl nişanlı kaldık nasıl önemli olmaz :)



bugünler de bir akşam tansiyonum bir atraksiyon yaptı ve bize endişeli saatler yaşattı... Ben birden ayağa kalkıp; beni hastaneye götürün deyince herkesin eli ayağı birbirine dolaştı...Hastanede serum takıldı, sakinleştirici, tansiyon düşürücüler falan filanla kontrol altına alındı... Tansiyon ile ilgili bir problemim olmamasına hatta düşük tansiyonlu biri olmama karşın  üç yıl içinde ikinci kez başıma geldi... Üstelik de son derece keyifli bir gün geçirdiğim bir günün akşamında olması şaşırtıcı oldu...
Şimdi üstteki foto ile bu hastalık hikayesinin ilgisi ne derseniz  onlar da Haktan ve Gamsegamse'nin geçmiş olsun hediyesi... Hande Altaylı'

nın son kitabı; Delice,eve gelen tanıtım kitapçığını okuduktan sonra delice merak ettiğim bir kitaptı, çok sevindim...Dergi ise; Kafkaokur...Bu ay ki özel konusu FRİDA idi...
 Bu fırında  gördüğünüz şey var ya şahane bişi oldu...Tarifi ilkokul arkadaşım İnci'den aldım...
Görüntüde ki tek eksik üstüne sonradan eklenen kaşar...
Hadi tarif vereyim :)
1kg tavuk kalçadan kuşbaşı... 3 adet kabak, 1 paket sarımsaklı çeşni, bir kutu krema, bir paket mantar çorbası ve kaşar peyniri.
Bir fırın kabına önce sarımsaklı çeşni(bir kaşık kadar oluyor) ile harmanlanmış tavuklarınızı yerleştirin. Ayrıca tuz yok,unutmayın...Kabakları rendeleyin ve krema ile karıştırın(aman ha tuzlamayın)...Onun üstüne de mantar çorbasını serpin. Üstünü streç film ile kapatıp buz dolabında  bir iki saat bekletin...Fırında bir saat kadar( 200 derecede ) pişirin...Arada kaşıkla mantar çorbası içeriye nüfuz etsin,kurumasın diye bastırdım sulanmasını sağladım... En son da rendelenmiş kaşar ilave edin...Üstü kızarana kadar fırınlayın... Benim misafirlerim çok beğendi...

Ve Paskalya haftası... Paskalya yumurtalarımız da  Jean'dan geldi...

Vee gelelim bugüne...Bugün; karı koca göz muayenemiz vardı... Maşallah benim yakın gözlük numaram 2.25 olmuş... Muayeneden sonra Kadıköy'de bir öğle yemeği yiyip ,kahvelerimizi de içip öyle geldik eve...
Akşama doğru hava soğudu ama gördüğünüz gibi kahvemin içine güneş damladı...