Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

29 Eylül 2011 Perşembe

Bu gün işte, filmli , korulu

Bu gün kahvaltı sonrası karı koca dışarı çıktık... Yürüyüş güzergahı için önce bi karar veremedik.Acep Kuzguncuk muuu, koru mu diye... Kuzguncuk yokuşun dibi, koru yokuşun başı:) Yol ayrımına gelince ben hadi koruya dedim. Bakalım , sonbahar çiçekleri açmışlar mı? Dikim aşamasında görmüştük. Koruya bi gittik ki; gökten sevgili yağmış. Ne güzel ne güzel dedik. Her bankta, her masa başında sevgililer. Bir çift önlerinden geçerken bizi farketmediler önce , bir öpüşüyorlardı ki, farkedince oğlan yüzünü kapattı, kız güldü...E Çelik değişti, devir de değişti...

Önce boğaz manzarasına karşı oturduk, ben bir karanfilli telledim...(Buradan bakıldığında iki köprü aynı karede görünüyor)


( Koru girişinde ki asırlık sakız ağacı)
Boğazda bu gün tatbikat vardı , o yüzden deniz trafiğine kapatılmıştı... O sakin o durgun halinin güzelliğini anlatamam... Anlatırım da çok uzun sürer....Sonra aşağılara doğru yürüdük, koru yollarında gezen kargaları izledik. Ecem için ; meşe palamudu topladık... Bazen küçük molalar verdik. İstanbul içinde böyle bir yere bir yürüyüş mesafesinde olduğumuz için ben yine milyonuncu kez şükrettim falan derken, hadi kahvemizi evde içelim dedik.Çünkü kahvemi içerken film izlemek çok hoşuma gidiyor.



Film stoğumu açtım , böyle ormanlık , yeşillik yerden gelince , filmim de manzaralı olsun dedim. Jane Austen uyarlaması ; Manastırda Aşk'ı seçtim.Orjinal Adıyla Northanger Abbey... Zeya hatırlayacaktır, geçen Vatan Kitap ekinde Jane Austen kitaplarının , geçtiği yerlerle ilgili bir yazı vardı. Çok hoş bir yazıydı. O yazıda anlatılan yerde geçiyor film... Geniş , yemyeşil İngizliz çayırları, şatolar, ormanlarda yapılan yürüyüşler bu günkü ambiansıma çok uydu....Konu tipik Austen romanı... Bu tür romanları severseniz , mutlaka izlemenizi öneririm... Danslar kostümler, atlı arabalar...O Manastırın görkemi... Bu filmi; izlerseniz seversiniz kategorisine koydum...


Bu akşam Fatmagül akşamı... Eskiden hatırlıyordum da iki dizi oynardı... Şimdi bir dizi tüm akşama yyaılıyor, gece yarısı bitiyor. Reklam aralarında hele zap yapılırsa ben o geçilen yere takılıyorum bazen ne izlediğimi de unutuyorum, e buna meyilli bi ruh halim de var zaten. Eğer kimse değiştirmezse orayı izleyerek bitirebilirim olayı ve dizi bitti diye de gider yatarım o kadar yani...

Oki , artık gittim ben...Hafta sonu hatta yarın akşamdan başlayarak çok feci bir program beni bekliyor ama bu arada soğuk hava ve yağmur geliyormuş. O yüzden ne çıkarsa bahtıma çıkarım onun tahtına...Biraz uymadı ama ben uydurdum işte idare edin...