Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

6 Ekim 2009 Salı

Çok yoğun geçen pazartesinin ardından ki bu yoğunluk hafta sonundan kalan evi yeniden ev şekline sokmak içindi.

Dün kızlar 6 Ekim dolayısıyla evdeydi ve Can da bizdeydi o nedenle. Sabah 11 de akşam yedide gitti. Ama tam bir prens gibiydi dün. Oyunlar oynadık, danslar yaptık, ablalarıyla etkinlikler yaptı. benimle kitap okudu, kitaptaki devin göbeğine kafayı taktı, elini sürekli oraya sokmak istedi ama olsun:)). Birlikte yürüyüş yatık, alışverişe gittik , velhasıl güzel bir gün geçirdik.

Can'la o kadar tepişen Gamse bu gün okula gidemedi, hasta ev de yatıyor. Öğleden sonra dr a gideceğiz.


Nevayı okuyorum. herkes çok etkilendiğini söylüyor, antoloji.com a yazan biri kitabı yedi kez okuduğunu söylemiş. Biri hayatını değişitirdiğini, biri baş ucu kitabı olduğunu söylemiş. Sanırım daha sonraki bölümlerde oluşacak bu hisler. Bir kitap okudum hayatım değişti efsanesi ne kadar doğrudur bilemem ama Ölü Ozanlar Derneği, temkinli olmayı ve hayır demeyi ve asıl önemlisi her yerde her ortamda kendin kalabilmeyi öğretmiştir bana.

Bizim ev de sık sık çay kaşıkları azalır, kaybolur giderler. Aynı sorunu yaşıyorsanız işte cevabı:)))

Kaybolan çay kaşıkları nereye gidiyor?
Çay kaşıkları niye azalıyor? sorusunu bulmak için Avustralya-Melbourne'deki Halk Sağlığı Merkezi bilim adamları çalışma yaptı. 70 çay kaşığı numaralandırıldı ve kullanımları 5 ay boyunca incelendi. Araştırmanın sonunda kaşıkların yüzde 80'i kayboldu. Sonucu İngiliz Tıp Dergisi'nde bile yer alan bu kaybolmanın iki nedeni var. Ya kendilerine ait zekaları olan çay kaşıkları göremediğimiz bir kara delikle "Özgür Kaşık Gezegeni"ne yolculuğa çıkıyor ya da insanlar dikkatsiz davranarak onları kaybediyor.


Bu günlük bu kadar.Şimdi bir kahve alıp tv keyfi yapacağım, Gamse uyanana kadar.

Not. Ordu yazıma gelen, Turnasuyu' lu arkadaş. Eğer sürekli beni okuyorsan. Anlattıklarından aynı zaman diliminde Ordu'da yaşadığımız anlaşılıyor, çok sevindim beni bulduğuna.

Google de beni Lale Sipahioğlu olarak arayan arkadaş, güldürdün beni be yav. O annemin kızlık soyadı ama doğru yere getirmiş seni yine de :)))