Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

7 Ocak 2008 Pazartesi

dağılın kızlar

Biliyosunuz , kaç gündür bizim ev de bütün kızlar toplandık halleri vardı. Bu gün itibarıyla dağılmış durumdayız. Nazlının ağzındaki uçuklar da sönmeye yüz tuttu artık. Kocam her yüzüne bakışta , çocuğum çok hasta yaa diye az ajitasyon yapmadı bize
*********************************************************************************
Geçetiğimiz salı gününden beri ev de depolanmış vaziyetteyiz. Ben de ha bire pişirdim taşırdım. Bol bol tv izledim. Yeni bir kitaba başladım. Erasmusun '' Deliliğe Övgü''. Filmler izledim.
**************************************************************************************

Haaaa asıl önemlisi örgü örmeye başladım. Pek anlamam bu işten. Elimde beni bu tür işlerle uğraşırken gören olmamıştır. Ama pek bi özenirim. Neyse yav. Taaa ilkokul öğretmenimin öğrettiği bir atkı modelim var. Basittir ama pek havalıdır. Bir de bildiğim şal örneği var. Tığ işi. Bakın tığ işi de biliyorum. He bi de ortaokul da el-işi dersine gelen öğretmenimiz antika çekmeyi öğretmişti. Yalnız kendi solak olduğu için bana da öyle öğretti. Gerekirse antika da çekerim soldan soldan . Sahi artık bu iş yapılmıyor dimi artık. Artıkın teknoloji var. Ya bi de hani diyolar ya, örgü insanı dinlendirir , kafasını boşaltır diye. Zinhar bu tezi çürüttüm. Boynum ağrıyor bir, devamlı bi örgü , bi sağa sola balmaktan midem bulanıyor iki. Örerken de ne kadar abuk subuk düşünce varsa kafama üşüştü üüüüüç...
*********************************************************************************

Gözüme gözlüğümü takıyorum, tv karşısına kuruluyorum, üstten üstten tv izliyorum, alttan alttan da örgü örüyorum. Beni ilk kez böyle gören ev halkı kendilerini acaip hissettiklerini söylüyorlar niyeyse. Yalnız gözlük sektörüne bir önerim var. Yakın gözlüklerine silecek taksınlar. Çay içerken buhar yapıyor. Birden buğulu gözlerle bakıyorsunuz dünyaya. Atkımı bitireyin el-işi bloglarını gezicem biraz , biraz da onlarla takılıcam. Zaten bazen yemek bloglarından rol çalıyorum :))
*************************************************************


Kar gitti ama çarşamba günü geri geliyormuş. Cumartesi kar yağarken Gamze ile markete gittik. Çıkarken Gamze - anne yolu uzatalım , biraz karda yürüyelim dedi. Çünkü bu marketin ön kapısından girip araka kapısından çıkınca bizim eve çıkıyor . Evi tarif ederken zaten aynen şöyle diyorum. ............. marketin önünde arabadan in. Yürüyen merdivenlere bin:)))). Yukarı kata çık. Arka kapıdan dışarı çık. Nasıl adres tarifi . Marketten dışarı çıktık , kar topu oynaya oynaya eve geldik. Çıkışta baktım Gamze , bir arabanın üstündeki karları topladı kar topu yaptı.-Bana atmayı düşünmüyorsun dimi dedim. -Ama bu cadde de ki tek tanıdığım sensin dedi. Doğru söze ne denir. O zaman başladı işte kar topu savaşı.
************************************************************
Dün gece karı-koca daha önce izlediğimizi sandığımız bir filmi izledik. Sonunda karar verdik izlememişiz hehehe. ''Tesadüf'' olarak Türkçe isimlendirilmiş. Ev de ''raslantının böylesi'' var. Önce o sandım , o da değildi ama , çok güzel bir romantik komediydi. Güzelmiş dedi ,my koca, ben de dedim ki- seninle izlemek daha da güzel di :))) Tamam ben buraları yine sulandırmaya başlamadan gideyim.
******************************************************************************************
FİLM HAKKINDA BİLGİ::
Günümüzden on yıl önce, karlı bir Noel arifesi... Mağazalar Noel alışverişlerini tamamlamaya çalışan insanlarla doludur. Bunlardan birinde, aynı eldiveni almak için tartışan Jonathan ve Sara, mağaza çıkışında kendilerini " Serendipity " isimli restoranda sohbet ederken bulurlar. Jonathan Sara’ya ilk görüşte aşık olduğunu düşünmektedir. Ama hem Jonathan'ın hem de Sara'nın sevgilileri vardır. Restorandan ayrılırlarken Jonathan’ın ısrarı sonucu Sara bir kağıt parçasına telefon numarasını yazar ama çıkan rüzgar kağıdı uçurunca bunun biraraya gelmemeleri için bir işaret olduğunu düşünür. Jonathan bu fikri aptalca bulur fakat Sara kararlıdır. Eğer biraraya gelmeleri gerekiyorsa, bu mutlaka olacaktır, kader bunu planlayacaktır, doğru zamanı beklemeleri gereklidir... Ardından da küçük bir oyun hazırlar: Bir beş dolarlık banknotun üzerine Jonathan’ın telefonunu yazar ve o parayla bir dergi satın alır. Kendisi de eve gittiğinde en sevdiği kitap olan Marquez’in “Kolera Günlerinde Aşk”ının ilk basımının ilk sayfasına kendi telefon numarasını yazacak ve kitabı bir sahafa satacaktır. Eğer bir gün bu kitap ve banknot birbirlerinin eline geçerse, kader onları o zaman biraraya getirecektir. Eğer bir daha sonsuza dek karşılaşmazlarsa, bu onların asla biraraya gelmemeleri gerektiği anlamına gelecektir...

14 yorum:

  1. ben o filme bayılmıştım. Öyle yüzünde gülümseme ile izlenilen filmlerden. Erkekler o tür filmleri sevmezler. Valla your kocanın dünyada eşi benzeri yok. İyi bakın evcek ona :):)
    Bu aradaki virüs uçuk çıkartıyor galiba abimde aynı durumda.
    Çarşamba kar mı geliyormuş Yaşasın :):)
    Öpüyorum.
    Cumartesi buluşsak mı??

    YanıtlaSil
  2. filmin konusu ne kadar hoşmuş izlenecekler listemize koyalım..ayrıca ördüğünüz şalı merakla bekliyoruz, tığla örülmesi zor ve çok vakit alıyor olsa gerek...sevgielr bizden

    YanıtlaSil
  3. kankiiii,
    ne ilginç bir filmmiş,
    kartopu savaşı güzel olmuş,
    malesef biz yapamadık,
    kar kalmadı :)
    görüşürüz,
    öptüm

    YanıtlaSil
  4. Orguyu hep sevmisimdir,en bunalimda oldugum zamanlarda hep orgu ormusumdur.Bkz , issiz gecirdigim 7 ay , iliskimin en kotu donemleri.Gerci duz orguden baskasini bilmem, ha bi de kesmeyi, onun disinda 'annneeee, ablaaaa, bu nasil yapiliyooo?'dur orgu bilgim:)Olsun, kar , gozluk ve orgu uclusu bana ilk okul kitaplarindaki kis hakkindaki paragraflara konulan resimleri hatirlatti:)

    Ya bende de bir grip hali varki, geleli hafta oldu gecmedi.Galiba senin kizlarla benim birazdinlenmeye ve anne sevgisine ihtiyacimiz var:)

    Esinizi , milli ornek es secmek istiyorum.Kabul edenler?:)KABUL!

    YanıtlaSil
  5. bende hırka örmeyi bilmem ama hafta sonu bir hırkaya başladım...:)))
    benmki de cahil cesareti birilerine sormam lazım devamını kaldım çünkü öyle :)

    YanıtlaSil
  6. Lalecikkk..

    Saatimden erken bi zamanda geldim.. Bak bak erken dediğim saat bile 01.55 filan iyi mii ..:)
    Eee tam sandukadan çıkma zamanı işte.:)

    Bugünü el işlerine ayırmışsın ama sabah öğretsen akşama kadar unuturum tersini düzünü.. :)O nedenle sana kolaylıklar dilerim canımcım..
    Bu arada ; Sağol bulgur konusunu çözmüşsün ama çorbayı daha yapamadım.. bu hafta sonu brunch misafirlerim vardı fırsat bile olmadı.. Bu hafta yapıcam inşallah.. Bakarmısın bana, sanki hünkar beğendi yapıyorum bi çorba işte ama vakit meselesi napıyım..:)

    Hee şu filmin konusu var ya ; Artık kitap ve paraları kontrol edicem. Eee belli mi olur..:))

    Şimdilik hoşçakal deyip gidiyorum ben.. Kocaman öpücükler bıraktım ardımda..
    Sevgimle kal..
    Herkeslere selamlar..

    YanıtlaSil
  7. vaayyy guzel bir filme benziyor, cok severim duygusal/romantik filmleri ben :) bakayim ktuphanede bulabilcak miyim cdsini . Zeya'nin dedigi gibi benim esim de pek haz etmez oyle filmlerden, yine de bi vazife telakki ederek zaman zaman yanima oturup izlemisligi de vardir, hakkini yemeyeyim simdi :P

    cumleten gecmis olsun diyeyim ben size ... bizde ucuk cikartan virus gelmedi simdilik (cok sukur) , ben burnumu silip duruyorum habire ... cok eglenceli diil .. ama ucuk cikarmadigim icin sukredeyim di mi .. bi dilimi isirayim, olmaz olmaz bi de ucuk mucuk cikar simdi :P

    kendinize iyi bakin :)

    YanıtlaSil
  8. sen şimdi your koca dan bahsetmişsin nazlıya kıyamıyor diyerek sanki sen? senki sen bizi okurken bize kıyamazsında kaldıki nazlıya kimbilir ne için paralanmış onun hallerine üzülmüşsündür bak ama yazmıyorsun..
    :))))) ellerine sağlık pasta çok güzel görülüyor...
    bu arada koltuklar benzerde sandaliyelerimiz aynı :)))))
    film digitürkdemiydi, dvd demi?
    bu aralar ben seyredecek bir şey bulamıyorum. denk gelenlerden haber ver:))))))))))
    özlemişim ya....
    şimdilik buralardayım...
    sevgilerimle

    YanıtlaSil
  9. bende örgü örmek istiyorum laleabla..ama elime şiş aldığımda bi sıkıntı basıyor beni...bugüne kadar tam olarak bitirebildiğim bi eser olmadı yani :)
    bende çok hastaydım...sesim tamamen kısıldı...dün acilde hava verdiler şuan birazcık sesim çıkıyor...ama boğaz ağrısından pek konuşamıyorum...
    haftasonu görüşmek üzere...
    çok öptüm
    nurdan

    YanıtlaSil
  10. Geçen sene Handeye başladığım siyah kazak,hala duruyor.İnşaallah Malatya dönüşü yapılacak şeyler listesine eklendi.oğlumun yanına gidiyorumm lalecim ,yemin törenine...11 Ocak cuma günü kısmet olursa ...o gözlüğün buğulanması olayı pek zordur bilirim.sıcak bir yere girince çıkart sil.'vitrinler buğulanmış'derler gözlük kullanma kültüründe...alışacaksın zamanla,herşey gibi o da senin espri alanına girmiş bakıyorum ,çay içerken ha!!!! İlahi Lale ,alemsin valla.öpüyorum seni...

    YanıtlaSil
  11. Benim oğlanda sevgilimin tepesine bindi,ne zaman kardan adam yapıcaz dedi durdu:))ama hevesi kursagında kaldı karlar eridi...
    Hiç aram yoktur benim örgüyle,tığla afaganlar basar beni!!ha ama sevgilime atkı örmüşlüğüm var:)
    öpüyorummm...

    YanıtlaSil
  12. taksime bide o yokuştan çıkılır bilirsin, hayat hep düz ayak olsa keşke


    sevgiyle

    YanıtlaSil
  13. Canım Belgin ben,hiçbirşeyi kabul etmedi,isimsiz yazdım mecburen.Yarım saattir yorum bırakma uğraşlarındayım:))
    Filmi bende izledim.çok hoştu gerçekten.Örgüye gelince stress alır derler ama bana stres yapıyor.Bir ilmek kaçırdımı kafayı yiyip fırlatıveriyorum elimden.Bir de başlama,kesme falan bilmiyorum hiç.Biri başlayacak bende düz örgü örücem sonuna kadar.Geçen sene 2 metrelik bir atkı ördüm mesela,bitirecek kimse bulamayınca:))) Öpüldün canım.Sitede sunucuda sorun vardı,sanırım düzeldi.
    Söylemesi ayıp ama biz Bodrum'da bahar yaşıyoruz hala:))

    YanıtlaSil
  14. aynı gece ben de o filmi seyrettim. Hem de hiç aklımda yokken birden başladığına denk geldim. inşallah daha önce görmediğim bir filmdir derken hatırladım ki daha önce izlemişim ama olsun 2. kere de zevkle ve neşeyle izledim. yaa ben boyle filmleri izlemeye bayılıyorum zaten.. bu arada cumartesi görüşüyoruz!!! sevgiler

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))