Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

18 Ocak 2013 Cuma

Anılar,filmler,kitaplar ve dahi mücverler


Bu bünye bugün akşama kadar tembellik etti...İki gündür ki hummalı temizliğin keyfini çıkardı...Filmini izledi,çayını çorbasını içti, olmadı kitap okudu...Akşam yemeği vardı ama canı güzel bir çay ve yanında mücverden oluşan bir yemek istedi. Hazır kızlar da evde yokken,akşam yemeklerini dışarda yemeyi seçmişken şöle karı koca salonda sehpa üstünde kah  tv  de yemek programı izleyerek yedik,içtik.Aklımıza  yeni evliyken yaşadığımız bir anı geldi. Bir akşam yemeği erkenden yemişiz, ilerleyen saatlerde benim karnım acıktı. O zaman ki lakabım da Allah sizi inandırsın iskeletor:)...Neyse acıktım, ama evde, şöyle çay yanına yakışacak bir şey yok. Gözünü sevdiğim yerde de bi pastane falan gibi bişi de yok. Şimdi her çeşit var da bu dediğim 31 yıl önce...Bakkalda nane isteseniz yok, bahçesinde nane yetiştiren kurutup satandan alıyorsunuz, bakkalda salça yok niye hadi sorun niye çünkü herkes salçasını kendi yapıyo... Biz İstanbul'dan yeni gitmiş iki garip, giderken götürdüğümüz pudingleri falan pişiryoruz, ben zaten sütçüden aldığımız sütün yarısını kitap okumaya dalıp taşırıyorum falan o puding de hikaye oluyo. Lafı uzatmadan,ucunu kaçırmadan konuya döneyim. O akşam benim canım bişi istiyo ya, kocam gitti mutfağa, zeytin, bir çay tabağına da acı toz biber koymuş, yanında da tahin helva. Ben bu mudur? abi  yaratıcılık dicem demedim ama tadına da doyamadım, o zeytini bibere batırıp batırıp yeyip, ardından aldığın çay yudumuyla ağzımın cayır cayir yanmasını...Ha çok mu yandın hadi helva...Yaa ekmeğimizi tuza banmadık ama zeytinimizi bibere bandık icabında:))Şimdi arada bir aklıma gelir yaparım.




Bugün  bir film izledim...Bu yılın sekiz dalda Oscar adayı olan;UMUT IŞIĞIM...İki nevrotik çılgının, romantik komedisi...Robert De Niro adamım yine döktürmüş . Totem yapmasını falan da azcık kendime benzettim laf aramızda...




Sonra kitabımı okdum, Mrs Dalloway... Virginia gadınım ya, öle bi dantel örer gibi, oya işler gibi sıralıyor ki, kelimeleri,cümleleri... Bir durumu anlatırken ki betimlemeler, çavdar tarlalarında ki başaklar gibi sallanır onun insanları, hayaller yüzüne gül demetleri gibi çarpar,o elindeki nesneyi;bekaretini koruyan bir bakire gibi saklar,yukarı katlara çıkarken bir çocuğun bir kuleyi keşfetme heyecanını duyar ve duyurur...


Film de kitap da, ve dahi mücver de size hafta sonu önerileri olsun...Birinden birini yaparsanız kulaklarımı çınlatın.


İyi hafta sonları hepinize hepimize

4 yorum:

  1. ne güzel zamanlar ve anılarmış laf aramızda helva ve çaya , ayrıca mücvere ve dahi bayıldıklarınıza bayılıyorum:)

    YanıtlaSil
  2. Bir Demet Tiyatro'daki Mücver Abla geldi şimdi aklıma :))

    YanıtlaSil
  3. Filmi seyrettim.Manik depresif biriyle 34 sene yaşadım.Ne kadar yorucudur bilirim.Ama film yormadı,beğendim:)

    Diğerlerini yapmasam da sadece öpsem olur mu?

    YanıtlaSil
  4. lale ablacım ne güzel yazmıssın gecenin bu saatinde oyle eeglenceli geldiki bana...biber zeytin helva uclemesine bayıldım..Allah mutlulugunuzu daim etsin...ilk fırsatta acil bir mucver yapmam lazım bu arada hahahaha:))

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))