Lalenin Bahçesi
Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...
23 Eylül 2011 Cuma
bir film bir kitap
Bu kitabı sadece kapak tasarımı için bile alabilirdim. Kırmızı Kedi Yayınları son derece kaliteli bir basım yapıyor , İnci Aral kitabı ve bir Jane Austen kitabı okuduğum dıugusunu veren Keyif Evi de buna örnekti. Kitabı, Leylak Dalıcım Ankara-İstanbul yolculuğu sırasında okumuş ve bana bırakmıştı... Ayraç yerine de zaten onun da ayraç niyetine kullanıp, kitabın arasında bıraktığı Kamil Koç firmasına ait otobüs biletini kullandım ve kitap bitince de aynen arasında bıraktım...
Kitap konusu itibariyle hayli ilginç... Hep yaptığım otobüs yolculuklarında, metroda, vapurda; birlikte yolculuk yaptığım insanlara bakar, kaç hikaye var, kaç acı var, kaç gizli gizli sevinçler var ...Öylesine denize, dışarıya bakan insanların ; kafalarından neler geçer acaba diye düşünürüm...Aslı Tohumcu , tam da buradan yakalıyor bizi ama okuyucunun kitabın içine girmesine asla izin vermediği bir mesafe var , kitapla okuyucu arasında... ben daldan dala giden hikayeleri çok severim ama burada bir olmamışlık duygusu sarıp sarmalıyor insanı... Giderek topluma hakim olan şiddet duygusu ön planda.. Kitabın en can alıcı yeri sonu...Zıvanadan çıkışın sonu aslında...Bu kitap hakkında sanırım az çok görüş sahibi yaptım sizi... Sonuç da derim ki, okuyun kararı siz verin... Herkesin ayrı bir görüşü olacağına adım gibi eminim.
Gelelim filme... Dün 15-20 dakikasını izleyip, Gamse hastayım diye telefon açınca yarım bırakmıştım...
.Irvin D. Yalom'un aynı isimli, basıldığı 1992 senesinde çok ses getiren kurgu romanından uyarlanan bu filmde, Psikanalizm in öncüsü Sigmund Freud'un gençliği ile de karşılaşacaksınız..Cast süper ama kitabı okuduysanız filme alınmasının ne kadar zor olacağını da tahmin edebilirsiniz...Nietzsche'yi anlamak da anlatmak da kolay mı?Ama '' Böyle Buyurdu Zerdüşt'' yazılış sürecine , doğuş sancılarına görsel olarak da tanık olabilirsiniz. Kitabı okuduysanız mutlaka izlemenizi öneririm...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
haaaayyyy diyesim geliverdi..
YanıtlaSilbiliyosun yaloma bayılır..
ama şu kitabından çektiğimi hiçbişeyden çekmemişimdir derim hep.
ağlamadı şu niçe daha diye şişe şişe okumuştum..
niye bilmem..
bi de filmini görünce.. hayy oldum işte..
ama kitap..
ilginç..okurum..
seni de severim.. öperim de hatta..
atalet..
Lale hn.Kitabı ben de okudum ama sonunu getiremedim ,kitap beni rahatsız etti,Leylak dalına da bahsetmiştim...Ama dediğiniz gibi kapak tasarımı çok çekici:)
YanıtlaSilSiz iyi okumuşsunuz doğrusu,sebat etmişsiniz...
Film çok ilginç geldi bana da:)
Sevgilerimle...
lale hanımcım. bu kitap benimde çok hoşuma gider. Buket uzuner'inde seyahatlerde karşılaştıklarıyla ilgili yazdığı öyküler vardı. çok güzeldi , aldı götürdü beni. Rahatsız edici, hüzün verici konular varsa, hiç başlamamak en iyisi, Natali söyler bana :)
YanıtlaSilfilm konusuna gelince, kitabı var, filmi çıkmış diyince , ben filmi izlemeyi tercih ediyorum. Hemencecik özeti anlamak için..
Hımm... merak ediyordum ben de bu kiatbı. Biraz bilgi sahibi oldum sayende Lale abla.
YanıtlaSilO olmamışlık dugusunu ben de hissetmiştim ve hiç beğenmemiştim kitabı, o günden sonra da Aslı Tohumcu okumadım bir daha Lale'cim.
YanıtlaSil