Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

29 Haziran 2010 Salı

Bir yazar olsaydım satırlarıma, bir puslu Haziran sabahından sesleniyorum falan gibi bir cümle kurarak başlayabilirdim. Beşiktaş tarafında dolu yağıyormuş, burada gök gürlüyor, hava karardı ama henüz yağmur damlaları düşmeye başlamadı...

Salem Cadılarını anlatan bir kitap okuyorum... Brida'dan vaz geçtim bari yine büyülü müyülü bir şey okuyayım dedim ama henüz bir cenaze kısmında kaldık... tam yüz küsür sayfadır...Ama her an sandığı açıp, ne kadar dantel varsa çıkarıp dantel falı bakmaya başlayabilirim:))))Bir an önce bitsin istiyorum, bitsinki yeni kitaplarıma başlayabileyim...

Tatil yerimiz kesinleşti daha önce de dediğimiz gibi Amasra... çok görmeyi istediğim bir yer... kuzenim gidince - hayat boyu burada yaşayabilirim duygusuna kapılacaksın dedi.Bir başka heyecanım da İlknurla görüşecek olmamız... Günlerdir mesajlaşıyoruz , bize en uygun yeri bulmaya çalışıyor .İlknur'u ta blogcudan tanıyorum, hiç yüzyüze gelmedik, birbirimizin sesini duymadık ama Lale Abla dedikçe gerçek ablasıymışım gibi hissederim kendimi... hep diyorum ya ne sihirli bir dünya bu blog dünyası, dünyanın hiç gitmediğin yerlerinde hiç tanımadığın insanlarıyla bu derece kuvvetli bağlar kurabilmek ne müthiş ne inanılmaz... Düşünsenize aynı saadet zinciri gibi olduk... Nere gitseniz bir tanıdık var orada .

Kızlar tatile tam gaz başladılar... Naziş Metalica konseri ile ilk etkinliğini yaptı. Gamsegamse her gün başka bir yerde. Dün akşam yemek sonrası hep birlikte koruda yürüyüş yapıp Bordo Köşk de çay molası verdik. Hava limonata gibiydi tatlı serin , çok hoşumuza gitti. Ben Koruyu , yağmurda , karda her türlü severim ama bu halini ayrı severim.

Şimdiii zeytinyağlı fasulyeyi ocağa koymuşum, yoğurtlu kırmızı pancar salatası için pancarları soyulup haşlanmaya koymuşum yanına da erişte eee geri kalan tüm zaman benim kim demiş ev kadınlığı zor diye :))) Bir film seçerim kendime yanına bi kahve ... nazar etme noolur ... çalış seninde olur:)))

7 yorum:

  1. Ne tesadüf bugün biz de zeytinyağlı taze fasulye yedik. Yağmur haberlerini falan duyunca şaşıyorum. Adana'da her daim günlük güneşlik ne de olsa. Kış 1 hafta falan sürüyor :)

    YanıtlaSil
  2. Yavvv Lale abla niye nispet yaparsın ki.
    Otur kimseye çaktırmadan izle filmini, iç kahveni.Hayır yapan varrr, yapamayan varrr...Gücüme gidiyo bak sen böyle yapınca...Ne zamandır oturup şöyle bir film seyredemedim zaten...
    ühüüüüüüüüüüüüü

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Lala abla,Amasrayı seçmeniz çok iyi olmuş eminim sizde büyüleneceksiniz.Şimdiden iyi tatiller.Ben de kısa bir süre karadenize kaçtım özellikle ünye harikaydı.sevgiler

    YanıtlaSil
  4. ilahi lale hanım titan olduk ha:))
    Valla kıskanmıyorum ama çok özeniyorum size

    YanıtlaSil
  5. Lale ablacımmm iyi tatiller diliyorum:) yine okurken büyük keyif aldım yazınızı:) sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  6. Saadet zinciri, süper benzetme, kesinlikle heryerde bir blogcu dost bulmak çok hoş bir duygu.
    Lale ablcım, çocuklar büyüyünce gelecek bizim de evde keyif yapacağımız günler değil mi?
    Sevgilerimizi gönderdik.

    YanıtlaSil
  7. Ah canım benim seni gerçekten ablam gibi hissettiğim doğru :)))
    Dediğin gibi garip bir şey bu yüzünü görmeden sesini duymadan da tanıyor muşum gibi...
    Siz sağ salim gelin de kendi gözlerinizle görün inşallah çok güzel anılarla ayrılacakınız buradan, sevgileremi gönderdim...

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))