Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

20 Nisan 2011 Çarşamba

Yalnızlık Gittiğin Yoldan gelir


Bir kaç gündür ev kuşuyum. Ev halkı pek memnun... Tepsi tepsi börekler yaptım onlara... En sevdikleri yemekler pişti. Geldiklerinde önce bir çay saati yaptık. Yemeği daha geç yedik. Dizi saatine kadar bizim yatağın üstüne doluşup sohbetler edip , kitaplar okuduk. Perşembe gününe kadar evdeyim. Perşembeden sonra hava biraz düzelecekmiş...
Sernaddan sonra Selçuk Altan'ın '' yalnızlık gittiğin yoldan gelir'' adlı kitabına başladım. Kitabı okumak dev bir kütüphanede dolaşmak gibi...Binlerce kitapın arasında dolaşıyor, inanılmaz müzikler dinliyorum... Okuduğum kitaplardan, sevdiğim yazarlardan söz edilince seviniyorum. İstanbul'da bildiğim mekanlara gidilince , gözümde canlanıveriyor o sahne... Mesela Çela'yı görmeye giden Sina; Ankara Palas apartmanını ararken , tarif edesim geldi. Gümüşsuyunda , sığınak gibi girişi olan Rus Lokantasının üstünde diyecektim ki, o da aynı tanımlamayı kullandı... Sığınak gibi girişi olan diye...Kocamın o lokantada verilen bir yemeğe katılıp, aç gelip, gece geç saate bizi uyandırmadan , mutfakda soğuk pilava talim edişi vardır. Tenecerenin tıngırtısına uyanmıştım.Oldum olsaı karışık şeyleri yiyemez. Borç çorbasında olayı bitmiş zaten:)
Kitabın adı ; Oktay Rifat'ın bir şiirinin son dizesi.Şiiri sizin için aldım buraya, okumayanlar okusun, bilenler bir daha okusun diye

sofalar seninle serin
odalar seninle ferah
günüm sevinçle uzun
yatağında kalktığım sabah

elmanın yarısı sen yarısı ben
günümüz gecemiz, evimiz barkımız bir
mutluluk bir çimendir bastığın yerde biter
yalnızlık gittiğin yoldan gelir
OKTAY RİFAT

Bu akşam , Öyle Bir Geçer Zaman ki izlerken çok gerildim.Hatta sıkıldım. Sürekli olumsuzluk, hiç bir şeyin yolunda gitmemesi , bu kadar umutsuzluk aşılaması artık beni sinir etmeye başladı.Tamam hayat güllük gülistanlık değil. Zaten bir sürü geri zekalıca şeye tanık oluyoruz reel hayatta... Bedri Baykam'ın bıçaklanması ve insanların sadece izlemesi... o adamın sağa sola koşturması beni bi acaip yaptı.

İşte bu kadar ya

9 yorum:

  1. Aşk ve Ceza Pazartesi gününe alınınca önceden reklam arası izlediğim Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisine gün doğdu ama ne yalan söyleyeyim bu gece benim de ruhumu daralttı. Ama daralmamak bizim elimizde.Sevgiyle kalın Lale Hanım :)

    YanıtlaSil
  2. kitabın ismine bayıldım ben resmen :) bu akşam beni de çileden cıkardı dizi resmen fatmagül gıbı oldu yahu...herkes ıstemedıgıyle sevmedıgıyle :( sıkıldım bu aksam dızıden hem de cok...

    YanıtlaSil
  3. once kitabin ismine takildi gozum, sonrasinda ise siire bayildim :)
    hic duymamisim daha once bu siiri, cok hosuma gitti tesekkurler paylasim icin :)

    YanıtlaSil
  4. Lale Ablacım..döndüm...
    Bu şiiri yazmıştım ben de hatırlıyor musunuz, evlilik davetiyeme koymuştum..eş olma halini, bir olma halini inanılmaz anlatıyor, benim de Selçuk Altun un bu kitabı sayesinde haberim olmuştu....içim taşarak okuyordum bu şiiri..şimdiyse her şey ne kadar değişti..ama bu şiirin güzelliğini değiştirmiyor...
    Ben diziyi Foça dönüşü yolunda olduğum için izleyemedim ama uzaktan ama evet haberler fena galiba...duyunca sanırım artık izlemeyeceğim bile dedim...neden her güzel şeyi batırırlar:( bence her dizi tek sezonda bitmeli..aksi hayal kırıklığı...
    En kısa zamanda görüşmek üzere..öpüyorum....

    YanıtlaSil
  5. Evde bir yerlerde olmalı o kitap hemen bir karıştırmalı.

    Dizi beni başından beri geriyor çoğu zaman yarıda kapatıyorum. Zaten herşey gergin :(

    en kısa zamanda kitap buluşması yapalım. Peren duydun mu? hadi ayarlanalım :):)

    YanıtlaSil
  6. diziyi izlemiyorum sevindim bir sıkıntıdan kurtulduğuma lalem..
    kitaplara sıkılıyorum.. bu tadilat işe git gel derken.. öncesi de derin depresyon biriktiler de biriktiler.. sizin bahsettiklerinize mi yetişeyim.. eskiden kalanları mı okuayayım bilemiyorum.. şu leylak dalı ve sen bi süre aynı kitabı okusanız da.. ben de iki misli şişmesem de bir misli şişsem =)..

    sevgilerimle öperim..

    YanıtlaSil
  7. Bu yüzden izleyemiyorum o diziyi ben de.
    Serenad'ın halen etkisindeyim.
    Selçuk Altun'a da başlamam gerek kanısındayım.
    Sevgiler lale'cim:))

    YanıtlaSil
  8. Paylaşımlarınız ilgi çekici artık bloğunuzu sıklıkla takip ediyoruz. Galvaniz çöp konteyneri olarak paylaşımlarınızın devamını dileriz.

    YanıtlaSil
  9. ay ne güzel oluyo eski yazıları bulmak o günlerde ne yapıyormuşsun onu görmek.. gerçş bende neler oluyor yok.. neler düşünüyor var ama.. olsun.. =)..

    ben bu kitabı okumamışım derhal listeme ekliyeyim...

    ataletin canın senin... =)

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))