Şimdi kısaca günün özetini yapayım size. Dışarı çıkmak için giyinirken , kocam- bu yağmur sesi mi? dedi. Bir baktım, bir deli yağmur, hava kararmış, ama bir tarafından da sanki merak etme , açacağım birazdan demekte. Bir kaç dk sonra durdu. Ama benim çoook temkinli kocam yüzünden, kışlık palto ve şemsiyelerle çıktık. Yarım saate kalmadan hava bir yükseldi, bir güneş açtı, nasıl sıcak anlatamam. Tabi ben nişan yıldönümü mönümü anlamadan yedim O^'nu. O da susmam için paltomu ve şemsiyeyi aldı :))).
Uğrayacağımız bir iki yer vardı, uğradık. Sonra yine o tarihi pidecide pide yedik. Valla kıymalı, yumurtalısı da süper. Bu kez oturdukta yedik:))) Yolumuz üzerindeki Molla Gürani Camisi var. Molla Gürani ; Fatih Sultan Mehmet'in hocalarından. Cami yapı olarak çok güzel. Vefa'da ara sokaklara gizlenmiş tarihi bir hazine. Bir kilise camii.İstanbulun fethinden sonra camiye dönüştürlen kiliselerden biri.Bizans döneminde Hagios Theodoros Kilisesi olarak biliniyor.
Fakat bulunduğu sokak da , yapının kendisi de nasıl bakımsız anlatamam. Avrupa'da olsa hemen bir çevre düzenlemesi yaplırdı diye , düşünmeden edemiyor insan.
Minaresnii, Antalya'da ki Yivli Minareye benzettim ben.
Helvacı Baba Türbesinin Hikayesini anlatmıştım daha önce. Bu gün önünden geçerken, baktım kadınlar bir şeyler paketliyor, buyrun buyrun dediler. O paketledikleri şeyler, helvaymış. Kapalı kaplara koyuyorlar bir kısmını , gelene geçene veriyorlar. Mesela ben kapıda kadını soru yağmuruna tutarken bir çöp arabası durdu, - Abla üç kişiyiz diye seslendiler. Hemen üç paket sarıp verdiler. Yoldan o anlık geçenlere de hemen birer plastik bardak ve kaşıkla ikram ediyorlar. O semtin yüzyıllardır süren bir geleneğiymiş. Karı koca aldık elimize birer bardak yiyerek devam ettik gezimize. Mutfaklarını falan gösterdiler. Türbenin bir avlusu var. Mis gibi çiçekli, tertemiz.
Daha sonra Beyazıd Kapısından Kapalıçarşı'ya girdik. Hadi oraya bak buraya bak derken Mısır Çarşısına geldik. Ama ben bir yoruldum, artık oyalanmayalım dedim Kocama. Kendimi bir ton hissettim, bacaklarım gitmiyor. Bu arada Kocama- sen çaktırmadan yolumu uzatıyorsun diye çıkışıyorum . Sokaklarda bir kalabalık bir kalabalıktı anlatamam. Hatta Ece ve Kedili Cadı şahidimdir:))) Sanırsınız tüm İstanbullulara dedik ki, bu gün Eminönü, Kapalıçarşı civarlarında buluşalım. Olabilirse ki; olur, biraz da turist neyin de katılsın olayaki ortalık iyice karışsın. Vapura kendimi dar attım. Home sweet home derim de başka bi şey demem...
düzenleme-1: Aşk-ı Memnu iki haftada bir oynasın, özetsiz oynasın ya da biz bir hafta izleyelim bir hafta izlemeyelim...
Ezel'in senaristi beyin kanaması geçirdiği için diziye ara verilmiş...
Gördüğün gibi pek sayın okuyucu, imla yanlışları, kelime düşüklükleri, devrik cümlelerimiz, anlamda kaymalarımız olabilir. Hatta konu bazen iyice dağılıp , toplanamaz hale gelebilir. Ama şu yazıda da görüldüğü üzre, tarihi ve turistik bilgiler, güncel hayata dair dokunuşlar:) ve de magazinsel olaylar hep burada:)))) hele zaman zaman verdiğim şahane yemek ve pasta tarifleri. Ölçü vermiyorum ama olsun, o kadar kusur kadı kızında da olur.
Güzel bir günmüş :)))şimdi gidiyorum selamını götürmeye ;)çoook öptüm canım.
YanıtlaSilkankimmm,
YanıtlaSilnişan yıldönümüne yakışır bir gün geçirmişsiniz :))))
helvalı bir gün
hem yağmur hem güneş
canım benim
size birlikte uzun ve sağlıklı bir ömür diliyorum
öptümmmm
sevgili lale gene seninle gezdim anlattığın yerleri,Allah işini biliyor diyorum bazen,istanbulda olsam kimse beni evde göremez diyorum,küçücük ankara da bile eve zor giriyorum oralarda kendimi kaybederim herhal...))bu arada nişan yıl dönümünüz kutlu olsun eşin ve evlatlarınla uzun yıllar diliyorum sevgiler
YanıtlaSileşinizle birlikte bol gezmeli uzun ve sağlıklı yıllar diliyorum
YanıtlaSilDaha nice birlikte kutlayacağınız nişan yıldönümleri, evlilik yıldönümleri, doğumgünleri, bayramlar, yılbaşları, inşallah kızların düğünleri, torunların doğumgünleri diliyorum. Allah ayırmasın canım:))
YanıtlaSilLale Ablacım, teprikler ederim çok çok:) Nice yıldönümlerine..darısı seneler sonra bizim de başımıza..harikasınız, gününüz de ne güzel geçmiş..bu Vefa, Eminönü, Tahtakale gezileriniz inanılmaz keyifli..yani dinlemesi bile keyifli..annemler de bugün ayın biri kilisesine gittiler,sizinle nerdeyse aynı bölgedeydiler..kalabalıktan onlar da bahsettiler...
YanıtlaSilHava gerçekten ne dengesizdi bugün, di mi? Bahar desen diil, kış desen diil, tüm gün başımız döndü...
Kipri'ye üzüldüm..uff hiç düşünmeyeyim..ben de çok seviyorum kirpileri..ama kargaları diil..sadece yavrularını..uff napim..benim de sevmediğim bi hayvan var işte...
Benim de süper bir ayracım var, bilin bakalım kimin hediyesi:) Bakıp bakıp seviyorum okurken, çok ciddiyim, öyle sevdim ki!
Şimdi ben kaçayım, zira günceye/size "geleceğim" demiştim..geleyim , di mi?Öpücükler...
sen bunu böyle okuyamayı sevenlerimzi için yaz, kendin gibi yaz, biz okuyalım :)))
YanıtlaSilsen gez yaz, sen pişir yaz, sen düşün yaz:)))
amma ben tariflerine laf ettirmem, snein bir kek anlatışın sayesinde kek pişiriyorum bak bu aralar hiççç farkına varmıyorsun aşk olsun. keke neyi nedne koyupta pişirdiğini anlattın hiç ölçü olmasada ben işi kaptım hehe:)))))
iyi ki varsın...
sevgilerimle
Gittim geldim selamını şifa dileklerini ilettim çok mutlu oldu.Bugün daha iyiydi,üzerimde kalmasın onun da selamı var sana :)bizleri mahrum bırakmıyorsun hiç bir şeyden :)hakkını ödeyemeyiz..daha ne olsun ;)seni okumayı seviyorum...öptümmmm.
YanıtlaSilSu gibi okudum yine:)
YanıtlaSilPide ve Helva'nın tadını merak ettim?Afiyet olsun,yarasın:))
Ve...Kusur mu? Ne kusuru?Hiç olur mu? Öpüyorum:)
Gezi günlüğünüzü bayıla bayıla okuyorum. Helva dağıtıyorlar demek ki Türbede.
YanıtlaSilSen dilediğin gibi yaz Lale ablacım, verdiğin pozitif enerji tüm kelimelerde.