Üsküdar senfonisinin bestecileri, Lale , Ece ve Magissa idi...
Önce bu şemsiyelerin altında oturup kitap okumaya çalıştık ama sohbet daha ağır bastı, bir de yunuslar önümüzde şov yapmaya kalkışmasınlar mı? Sabah çayımızı, kahvemizi burada içtik. Vapurları izledik, arada ikişer satır okuduk , ay yunuslar nere gitti hah orada işte derken öğlen oldu... Benim meeeşur köfteci de arkamızdaydı zaten oraya zıpladık.
Şu manzaraya baka baka yemeklerimizi yedik.
sonra ben Magissa'nın dondurmalı irmik helvasına bakmamaya çalışa çalışa yine manzarayı kestim.Filizler Köftecisi tabiki sözünü ettiğim. Buraya gittiğinizde sakın personelin çokluğu karşısında şaşırmayın. Mesela bizim servisimizi 4 garson ve bir başgarson yaptı. Böyle bir durum söz konusu orada... Siz yemeğe ve manzaraya odaklanın onları görmemeye çalışın:))
E karnımız doydu, üstüne çaylar kahveler içildi... Magissa buradan sonra ne yapıyoruz dedi. Ev sahibi olarak ben - Haydi Paşa Limanına dedim. Bu sıcakta ancak orası çekilir.Güne orada devam ettik, Ecem, boğazda yüzen çocuklara tekne çarpacak diye pek endişelendi bir ara... Onlar denizden çıkmadan rahat etmedi.Bu maceracı yüzücüler aşağıdaki resimde:))Burada da pek keyifli oturduk. Bir ara Magissa ile ben garsonun başka masaya servis yaptığı vişneli muhallebinin peşine düştük:) Aynısından bize de dedik. Ben haftalık sütlü tatlı hakkımı iyi ki kullanmamışım dedim , pek lezizdi çünkü...Üsküdar Senfonisinin ikinci bölümü Ataletim canım benim ile yazmak üzere , bu bölüm bitirildi. Evlere dönüldü.
Sıcak hava bizi zaman zaman zorladı. Gece gök gürültülerine pek sevindim ama kuru gürültü çıktı, yağmur falan yok ortada... Naziş'in okulda bugün su günü yapacaklardı. Öğrenciler ,öğretmenler birbirini ıslatıyor, havuza atılanlar, arkadan gelip öndekinin tepesinden kovayla su boşaltmalar ...Sabah hadi yağmur yağar toptan ıslanırsınız dedim ama olmadı. Yine de acık düne nazaran daha serin bir hava var.
Keyfinize diyecek yok: )
YanıtlaSilLale abla, akşam eşime dedim oraya gidelim diye ama Üsküdarda çok fazla kazı/yol çalışmaları varmış, gerçekten öyle mi? Çocuklarla zor mu olur gitmemiz???
Bir de mailine bakar mısın? Öpüyorum: )
Bu senfoni pek güzelmiş :) öpüyorum canım.
YanıtlaSilBöyle güzel şehir de DOSTLUK senfonisi yazarken hep var ol....
YanıtlaSilNe zaman açık deniz görsem uzaklara bakarım yunus görebilir miyim diye. Dalga geçerler benimle hep bu yüzden. Çok sanslisiniz ne güzel:)
YanıtlaSilmanzara süper. Bende bloğuma beklerim.
YanıtlaSilGörüşmek üzere
www.bakbuharika.blogspot.com
=) muhteşem üçlü olsun bu senfoninin adı..
YanıtlaSilbi de ece nereye gitmiş meğer...
atalet