Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

22 Ocak 2008 Salı

Aşure li yazı

Artık bir yazı yazayım diye oturdum. Böyle oturunca da aklıma bişe gelmez. Ev ahalisi bir bir gitti. Naziş giderken arkasından baktım sanki gece gibiydi. Neyseki servisle gidiyor.

Herkesler bire tost bire bardak yeşil çay içti gitti. Kendime kahvaltı hazırlamaya üşendim. Kaç günlük tuzlu çubukları , yanında çay eşliğinde tulum peynirine batıra batıra maillerimi okuya okuya kahvaltı yaptım.

Bu gün nedense enerjimi düşük hissediyorum. Evi toparlayıp, yedi mahalleye yetecek kadar pişirdiğim aşureleri birilerini bulup vermem gerek.Malum herkes pişirdi. Dün görümcen elinde aşure malzemeleri ile gidiyordu eve:)) Fakat herkesin pişirme yöntemi farklıdır . Pilav gibi yani. Onu da elli değişik şekilde pişiririz ya. Peki yav sen nası yaparsın derseniz ;

İşte şööle yaparım. Yarım kilo buğdayı iyice yıkar, tencerede bir taşım kaynatır altını kapatırım. Sarar bir yerde bekletiririm. Akşamdan da olabilir bu işlem. İyice kabarıp şişince. Koyarım ocağa başlatırım kaynatmaya. Ha babm de babam kaynar o . İyice pişince içinden iki üç kepçe alır, robotta bi güzel çekerim. Sonra içine tekrar koyarım. Küçük küçük doğranmış kayısı incir , kuru üzüm falan ne istiyosanız koyun işte. Ama rica ederim şu meyveleri doğrayın deniz anası gibi yüzmesinler aşurede. Haşlanmış nohut ve fasulyeyi az koyarım , pek sevmem çünkü. Şimdi bunlarda içinde iyice pişince bir kilo şekeri de boca edin içine, biraz da portakal rendeleyin misler gibi koksun. . Biraz da öle kaynasın. Kaseler koyarken aşure çorba kıvamında olsun ki soğuyunca taş gibi sertleşmesin. Suluca bi çorba gibi olsun . Sonra süsleyin işte üstünü. Efeeem bunun adı saray usulü aşure dir. Şimdi resim koyayım dedim. Foto çek , yükle falan, netten bulayım dedim aklıma geldi sonra, uyyy benim aşuremin resmi diye kafama üşüşürler. Arkadaşlar idare edin. Gözünüzde canlandırın bir kase aşure üstünde cevizler, tarçınlar, narlar , daha ne istiyosanız koyun işte...

Ben şekerini katmadan önce baktım çok fazla olmuş. Biraz ayırdım dondurucuya attım. Bu hafta içi Zuz da bizim blog çetesi toplanacak ozaman şeker koyup yeniden pişireceğim. Ama siz de ayırın canınız aşure çektiğinde çıkarın buzluktan biraz su ve şeker ilavesiyle pişirin yiyin efendim.Misafiriniz gelirse şipşak aşureniz hazır:))

Şimdi gideyim ben , bir bardak çay daha içeyim ve evime balıklama dalayım
.