Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

20 Ocak 2012 Cuma

cuma akşamı

Sabah kalkamadım , kalksam da ayılamadım... Ruhum ve bedenim ayrı ayrı bağımsızlıklarını ilan etmişlerdi... Saat 10'da ancak kahvaltı yapabildim. Ama sonrasında , ruhum ve bedenim aynı kalıba girdi,canlandım.

Bu gün yarıyıl tatiline girdi öğrenciler, öğretmenler ama analarının da yarıyıl tatili bitti. Artık iki hafta boyunca bizim evin tantanası bitmez. Tam yatakta yeşil çayını almış, filmini koymuşsun ya da kitabını açmışsın bir ses gelir -Anneee kahvaltıda ne var, Babaaa simit alıcan mı? gibi gibi.

Bu tatil için belirli olan tek planım DALİ sergisi. Yani DALİ ayağıma gelecek de ben gidip görmeyeceğim. Sanat tarihi hocamız Tuncay Hanım yaşasaydı da görseydi bu günleri. Nasıl uzak bir hayaldi bu günler, o günlerde...





Cemil Kavukçu'nun Düşkaçıran adlı hikaye kitabını okudum en son.Kaçmak kovalamak ve yakalamak başlıkları altında üç bölümde toplanmış öykülerden oluşuyor.Öyküler fantastik ve gotik tarzda. Bazı öykülerin sonu açık bırakılmış. Sanki roman olarak devam edecek gibi. Sanırım ben öykü okuyucusu değilim tam konuya kişilere ısınırken zırt bitiyor:)

Bu akşamın dizisi Yalan Dünya...Kitabı Fürüzan'dan Gül Mevsimidir.