Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

21 Haziran 2008 Cumartesi

Bu mudur? bu dur




Dün geceki milli maç heyecanını sanırım herkes yaşamıştır. Biliyorum Temel bana çok kızıyo ama; ne yapayım ki futbol sevdalısı bir aile içinde büyüyüp bi de öle bi kocaya sahip olunca yapacak başka bir şey yok. Benim son derece cool, usturuplu koca bile kendini tutamayıp balkondan Türkiye diye bağırdıktan kelli yapacak hiç bir şey yok.

Valla sabah kalkıp Gamsegamse ile golleri, penaltıları internetten bir daha izledik. Aşağıdaki anekdotu Temel senin için koydum.

Diktatör Franco'nun 3 F’Sİ! ni
Bilirsiniz, İspanyol diktatör General Francisco Franco’ya şöyle bir soru sormuşlar:
"Yahu ülkenin yapısı bozuk!.. Ekonomi kötü, halk perişan!.. Herkes adaletsizlikten yakınıyor... Ama, hiç isyan yok!.. Bunu nasıl sağlıyorsun?"
İspanyol diktatör şu cevabı vermiş:


"Bunu 3 F ile sağlıyorum... Yani Franko, Futbol ve Fiesta ile... Onları yüz binlik beşiklerde uyutuyorum!"

Diktatör Franko’nun "yüz binlik beşik" olarak nitelendirdiği yerler, "stadyum"lardı.


Yani uyanık olarak da, neyin ne olduğunu bilerek de bu güzellikleri yaşamak çok mu zor. Şimdi kaynayıp gitmeden araya gündem mündem bu keyfin tadını da çıkaralım bi güzel.
Ben Almanya maçında Taksim deyim yine. Beyoğlu ekibimle sezonun son Beyoğlu buluşması olacak. Sonraki buluşma Orduda İnşallah. Ben Beyoğlu sezonunu Nalan(Desertwind) gelince kapatıcam. Sonra taaaa Ekime kadar vedalaşacağım Beyoğlu ile. Tatiller , Ramazan, bayram derken ekimi bulur artık.


Maç nedeniyle yazılan bu hafta sonu yazısı burada sona ermiştiiir. Herkese iyi pazarlar olsun ...