Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

15 Aralık 2011 Perşembe

bir ekonun kaç yıl hatırı var

Bu sabah erkenden çıktık evden karıkoca karıkoca düştük yollara... Yollar bomboştu, daha esnaf dükkanları açmamıştı. Hava pırıl pırıldı, mis gibiydi. Boğazın karşı kıyısı hafif sisliydi yalnız. Gökdelenler, sanki bulutlardan başlarını çıkarmış gibi görünüyorlardı.

Arabaya bindim, oturdum, Kocam-Lale geldik, uyan dedi:)bu kadar olur. Güya adama arkadaşlık etmek için yanındaydım. Ha bu arada Derince'ye gidiyorduk. Kocamın tansiyonla ilgili biraz problem yaşadığını , bunun üzerine de İlker'in-Dayı sen bana bi gel , tetkiklerini iyice yapayım dediğini yazmıştım. Neyse gittik. Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi, son derece modern bir hastane... Kapıda bizi hostesler falan karşıladı. Babam Haydarpaşa Numune'de yatarken ki hop hemşerim nereye muhabbetinden sonra biz bi afalladık, bura aynı özel hastane gibi yav dedik.. Neyse İlker'in odasına gittik. Biraz hoşbeş sonra,Yenge sana da eko yazıyorum dedi, nası ya, yok ya ben onun için gelmedim dedim. Aaa olur mu? yenge, buralara kadar gelmişsin, bi eko ikram etmeden bırakmam dedi:)Zorla bana da eko, bi sürü de tahlil yazdı... Sonuç da ekoydu, efordu, milyon tane tahlildi derken, iyiyiz şükürler olsun. Koca kişisinin biraz kolestrolü yüksek çıktı ona da diyet yapacak. Diyetgiller ailesi olduk sonunda...

Hastaneden çıkınca, e Derince'de bir de yemek yiyelim , öyle dönelim İstanbul'a dedik. Ben diyetime en uygun olan tavuk şiş ve yağsız salata yedim. Yemek sonrası ver elini canım İstanbul. Allah ayırmasın bizi, doğduğum , doyduğum, doğurduğum, sevdiğim şehir... O sanayi bölgelerinden geçerken içim cızladı , orada yaşayanlar için. Hele çimento fabrikalarına yakın evler, üstleri çimento bulutlarıyla kaplı sanki.


Bu akşam yemeğinde kendime yumurtasız menemen yaptım. Yanında da iki dilim çavdar ekmeği yedim. Tabi salata ve yoğurt fiks... iki saat sonra falanda iki mandalina veya bir küçük elma , bir mandalina ve bir bardak diyet süt programım var.

Üç haftadır, Fatmagül'ü izleyemiyordum... Şükür kavuşturana:)) bu akşam izleyeceğim nihayet.
Bu akşam yeni başlayacağım kitap ise Düşlerin Rengi Zeynep'in hediyesi olan İkizler... Bi başlayayım, gerisi gelir. Çok ilginç bir konusu var.

Bu günün özeti budur...