Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

9 Haziran 2014 Pazartesi

BİNG BANG

Biz haftasonuna büyük bir patlama ile uyandık. Önce ne olduğumuzu anlamadık. Naziş yattığı yerden korkuyla bağırdı herkes yerinde mi diye? Önce kombiye koştum,sonra diğer odalara  dışardan mıydı yoksa dekennn bingo ...Salonumuz şu resimde gördüğünüz haldeydi. Televizyonumuzun siyah camdan yapılan sehpası patlamış. Milyonlarca parçaya ayrılmıştı..Eğer hafta içi olsaydi tam karşısında kizlar sabah haberlerini dinleyerek kahvaltilarini ediyor olacaklardı.Verilmîş sadakamız varmış.Allah korudu...Nedeni raştırılacak üretici firma tarafından ama duyduğumuza göre bu siyah camlarda rastalanıyormuş. Aman dikakt edin. Çünkü içinde hava hava kabarcığı kalabiliyormuş. Yani biz bir saatli bomba ile yaşıyormuşuz haberimiz yokmuş.Hafta sonu saat 07.20 de oluşu bizi kurtardı. 







Dünün stresini bu sabah kahvaltısını Kuzguncuk'da yaparak attık. Yürüyerek Kuzguncuk!a indik. Önce bir yerde oturup kahvaltı ettik sonra da Çınar Altı Kafeye gidip deniz havası alıp, martıları izledik çaya devam ettik. Kızlar bi koşu Dilim Pastenesinin çilekli tartaletlerinden aldılar ağzımız da tatlandı, Allah kimsenin ağzının tadını bozmasın. Dünü halen kafamdan atamadım.










Kuzguncuk dönüşü,biraz okuma odasında ''Bibliyomanyaklar''ın temmuz ayı kitabı olan ''Berlinli Apartmanı/Yaprak Öz''e takıldım. Sonra da  yayına daha yakın bir zamanda okuyup taze taze yazmak için bıraktım:)



Böyleydi bizim hafta sonumuz sizler neler yaptınız...