Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

16 Şubat 2013 Cumartesi

Teşekkür ve Bugünün Lale'si

Dün hava yağmurluydu,evdeydim. Ama yalnız değildim,çok ama çok kalabalıktım. Sessiz okuyucularım dedim, bi ses edin  dedim. Bir ses verdiniz  ev doldu taştı. Sanki kabul günümdü... Ne iyi ettiniz beni çok memnun ettiniz.Tüm yorumları tek tek sesli sesli okudum evde. Aile fertlerimin de çok hoşuna gitti. Hepinize sevgilerimizi ve teşekkürlerimizi iletiyoruz.Sağolun varolun. Umarım blog vasıtasıyla gelişen tanışıklığımız daim olur.


Bugün haftasonu olabilir ama bizim evdeki devinim haftasonu falan takmaz. Gamsegamse'nin  Vakıf toplantısı Naziş'in fotoğrafçılık kursu vardı. Biz öyle aman işi olan kalksın,diğerlerini uyandırmadan sesisz sedasız gitsin, maalesef hiçbir zaman öyle bir aile olmadık olamadık. Ayaklanan birinin uyuyana sorulacak mutlaka önemli bir sorusu,çıkmadan söylemesi gereken birşey vardır:)) Bugün de şaşmaz kural öyleydi tabii. Ayaklandık,hep birlikte. Gamsegamse'nin toplantısı akşama kadarmış. Naziş, kurs çıkışı seninle buluşalım dedi. Akşam arkadaşlarıyla buluşmuş, geç gelmişti ,bugünü ayile günü yapmak istedi ama kocam yan çizdi. Neyse ben gittim, yarım saat kadar erken gitmiştim. Türk kahvecilerinin olduğu sokakta oturdum,kahvemi içip kitabımı okudum. Orhan Veli'nin ''Hoşgör Köftecisi'' adlı öykü kitabından iki üç öykü kalmıştı,orada bitirirm diye çantama atmıştım. Kahvemi servis eden çalışan,kitabımı merak etti. Edebiyat fakültesi öğrensiyimiş. Orhan Veli ve Garipçilerin edebiyatı mahvettiklerini söyledi. Allahın işi bu ya,o sırada okuduğum satırlarda da Orhan Veli, kafasının içinden konuşuyor....Kendini şair yerine koymayanlarla... Bunu niye ispatlamaya kalkayım ki diyor. Kasa da paramı öderken kitabı o çocuğa hediye ettim. Ve şu öyküde sorunun cevabı var dedim. pek de şirindi, ben de kahveyi ikram edeyim dedi. Yok dedim yav,o zaman hediye olmaz ki bu, takas olur:))




Naziş gelince,ben acıktım dedi...Bu araki takıntımız'' Otantik Andolu Yemekleri'...Oraya gidelim yine dedik. Ben her zamanki siparişim olan Otantikmix sipariş ettim ki tavsiyemdir...Şansımıza ,turuistlerde akın etmişti oraya. Çiya ve Otantik yöresel yemekler yaptıkları için genelde tercih nedeni oluyor zaten.


Yemek sonrası çarşıda dolaştık,kitapçılara girdik,çıktık ama çok soğuktu Alkım Kitapevi içindeki Kahve Dünyasında sıcak içecek molası verdik. Gördüğünüz gibi ne ka teknolocik biriyim:)) Şaka bi yana, bir kitapla ilgili yazı araması yapıyorduk blogda...Önümde gördüğünüz kitabı yeni aldım,kaç kez niyetlenmiş yerine başka bir kitap almış, sonra  bulamamıştım. Nezih Kitapevinde %25 indirimli kitaplar rafından ben buradayım diye,parmağını gözüme soktu ben de birden aaaa deyince eğilmiş başka bir kitaba bakmakta olan Naziş bile yerinden zıpladı:))...Engin Gençtan/Kızarmış Palamutun Kokusu




 Sonra eve geldik işte. Bu akşamın programı bence çay ve kitap... Ama başka bişi çıkarsa bilemem.

İyi akşamlar olsun, keyifli pazarlar olsun şimdiden....

Not: YKY kitapevinde ayın yazarının kitaplarında %25 diğer kitaplarda %20 indirim var. İş Bankası Yayınları Kitapevinde ise öğretmen ve öğrenciye %30 indirim var... Haber vermedi demeyin...