Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

25 Şubat 2009 Çarşamba

eee sonra

Günlerdir yazmadığımı görenler, geziyorum sanmışlar. Hayır evdeyim. Gamsegamse ile kendimize hobi günleri yaptık . Yünlerle oynayıp duruyoruz. Ben kek kurabiye yapıyorum çayımızıda alıp tv karşısına geçiyoruz. Tahtakaleden bir motif yapma aleti almıştım, Gamse habire çiçek motifleri yapıyor ondan ben de tığla yapıyorum. Mahallede bir yüncü kadın var hehehehe kocasına rastlarsak daha ucuza alıyoruz. Ertesi günde kadına söylüyorum , batıracak bu adam beni diyor))).


Önceki gün, akşam hadi yarında dışarı çıkmayalım , şu hastalığı tam atlatalım dedik ama sabah Zuz arayıp - Can' ı getiriyoruz babaannesi hastaymış deyince atladık olaya gelsin gelsin bize gelsin dedik. O da çekmiş kahverengi kadife eşofmanlarını geldi. Birlikte pencereden baktık, , yoldan geçenleri başıyla sokakta gözden kaybaolana kadar takip ediyor, martılara , kedilere heyecanlanıyor. yedim onu yedim. Artık sekiz buçuk aylık oldu, daha az uyuyor. Sabah 11 de geldi akşam beş de gitti. O saate kadar sadece oynadık , yemek yedik emekleme çalışmaları yaptık. . Olay budur.


Bu günde baktık hava yine kötü, Beyoğlu ekibim dün çok asılmıştı, belki demiştim ama sonra du bakalım dedim, hastalığı yeni atlattın, kaynama hemen. Gamse de plan yapmadı. . Babamı da göndermedim , sıkılırım falan dedi ama kendi için seçtiğim kitaba takıldı sonra. Kievdeki Adam'ı seçtim ona. Okuma tarzlarımız uymuyor ,o yüzden de aradığı gibi bir kitaba ulaşmak için kitaplığın canına okumuş. Artık yemek kitaplarının yanında siyasi kitaplar, biyografilerin yanında polisiyeler var. Bir yazarın bir kitabı alt rafta bir kitabı üstte, aradığımı bulmak imkansız yani. Bu günüde hobi günü olarak geçirdik.


Yeni başlayan diziyi izleyen var mı. Kanal D de başladı. Adı '' Bir Bulut Olsam''. İlk bölümden sardı beni. Zaten Meral Okay'ın senaryosunu yazdığı dizilerin hepsini sevmişimdir.(Dizi de oyuncu olarak da var) . Sanki biraz '' Mutluluk'' filmini anımsattı, birebir değil ama sanki esintiler var.

Bu gün düşen THY uçağına çok üzüldüm. Ama ısrarla bizim yetkililerin ölü yok demesine , Hollandanın ölü sayısını varmesini yalanlamasına bir anlam verebilmiş değilim. Hadi ilk anlar neyse ama saatler sonra bile ölü yok dediler. Şimdiyse dokuz ölü var diyorlar. Hollanda ise 15 olarak açıklıyor. Vardır bi bildikleri, herşey de olduğu gibi.

Dün akşam haberleri izliyorum. Ordu'lu bkan Hilmi Güler Orduya gitmiş. Bir kahvehaneye girmiş, bir adam canına okudu, kem küm etti. Ne yaptınız da oy istemeye geldiniz dedi. Yol yaptık dedi, adam hangi yolu dedi, köylere bi çık bakalım dedi. Ne dese cevabını aldı. Seninle daha sonra görüşmek isterim dedi Bakan , adam da ben de görüşmek isterim dedi. Memleketim diye demiyorum, ama fındık mitinglerimiz biliyosunuz, miting günü bende oradaydım. valilik o gün tüm yayla ve köylerde panayır kurdu, ücretsiz yemek ve içcek dağıttı ama tüm köylü traktörlerle , minübüslerle indi Ordu'ya doldurdu meydanları. Hem biliyomusunuz içinden otoyol geçmeyen tek Karadeniz İli Ordu'dur. Tüm Karadeniz illerinin denizle arasına otoyol girmiştir ama Orduya sıra geldiğinde yine tarafiği kestik, meydanlara çıktık izin vermedik denizle aramıza beton yığınlarının viyadüklerin girmesine. E ben anlaşıldı özledim yine Orduyu. Hadi şu dizelerle bitirelim Ordu faslını.

"Ben Ordu'yu anlatırken bütün şiirler susar/ Elvan elvan bir sis alır başımı/ Tenim yağmur olur gökyüzünde/ Ruhum çocuklaşır ninni ninni/ Dalgalanır bu masal denizinde./ Peştamalın moru kıskanır diye/ Ben Ordu'yu anlatırken söyleyemem/ Bin bir tonda o yemyeşil kuşağı/ İncir dalında, yosun kuytuda/ Emine kız gözlerinde söyler/ Oysa yedi ton yeşil kokar Ordu sokakları


Şimdiiii akşam oldu. Yemek işi tamamdır . Kuru fasulye pilav bu havaya yakışır. Avrupa Yakası yeni bölüm bu akşam, peşine de bi Aşk Yakar takarım. o arada örgü örerim sağa sola çan çan laf yetiştiririm , sonra gider kitabımı okurum budur günün özeti...