Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

28 Haziran 2009 Pazar

CUMARTESİ AMA NE KADAR GÜZEL BİR CUMARTESİ


Dünkü yazımda dediğiim palnı gerçekleştirmek üzere sabah 9.15 gibi evden çıktım. Ece ile Buluşma noktamız Beşiktaş İskelesiydi. Gittiğimde henüz vapuru gelmemişti. Ben biraz iki iskele arasında gidip geldim. Çünküüüü iskelede Üsküdar vapuru varsa , Kadıköy vapuru 100 metre ilerideki iskeleye yanaşıyor. Neyse Ecemm geldi. Bundan sonraki istikametimiz O'na emanetti. Bir zamanlar O'nın hüküm sürdüğü bir semte gidiyorduk çünkü. Oraya götürmek Ece'den evi göstermek benden di:)))

Gititğimizde kutuptilkisi gelmişti ve bizi yukarda gördüğünüz masa bekliyordu. Nalan çok şık bir masa hazırlamıştı.Ama soluklanmak için bi oturduk ve şahane bir ev yapımı taze naneli buuuz gibi bir limonata ile giriş yaptık. Börekler , poğaçalar, menemenn ise kahvaltının ana unsuruydu. Valla hem sohbet , muhabbet hem lezett , masada yok yoktu anlayacağınız. Nlan bu arada bizi sık sık uyardı çok doymayın çok doymayın geride başka şeyler de var diye. Biz de kavun karpuz molası verdik hehehehe. Sonra Türk kahvesi molası.


Sonra kolruklara yayılmaca kısmında kutuptilkisinin harika vişneli keki dondurma eşliğinde geldi. O yeterince ıslak olmadığını söylediyse de biz bayıldık. Hatta Nalan eve de gönderdi kızlar ve kocam da bayıldı. Yediğimiz içtiğimiz bir yana çok güzel bir gün oldu.


Masada Nalan yok çünkü O bize çay yetiştirmekle meşgul:))

Akşam eve dönerken Ece'ye gel bi de Alkım yapalım dedim. Amacım geçen gün Kadıköy Alkım^da kızıp bıraktığım kitapları almak heheh. Girdik Ece de benimle aynı kitapları alınca iyi oldu, aklım bi de O'nun kitaplarında kalmadı.

Hayat bir Kumsaldır, 2009 un en iyi yaz kitabı seçilmiş. Hiç duymadığım bir tanımlama. Sanırım hafif ve eğlenceli, al mayonu git denize, kurul şezlonga bu kitabı oku demek. O yüzden bu kitabı Ordu kitapları arasına koyuyorum. Konusu da sanki Zuz la beni anlatıyor:))))



İlk kitap Hayat Bir Kumsaldır.Hayat bir Kumsaldır, 2009 un en iyi yaz kitabı seçilmiş. Hiç duymadığım bir tanımlama. Sanırım hafif ve eğlenceli, al mayonu git denize, kurul şezlonga bu kitabı oku demek. O yüzden bu kitabı Ordu kitapları arasına koyuyorum. Konusu da sanki Zuz la beni anlatıyor:))))

Bu kitap kedi köpek gibi çekişen; ama günde en az iki kez birbirini aramadan duramayan iki yetişkin kız kardeşin kahkahalarla güleceğiniz öyküsüdür. Sıcaklığıyla, esprileriyle ve yaşamın her aşamasında insanı ileri götürecek gerçek derslerle okuyanın yüreğini ısıtır.( tanıtım yazısından)


Diğer kitap Fürüzan^dan. Ben Fürüzan'ı parasız yatılı ile tanıdım. Ortaokul son sınıfta falan olmalıydım. Eniştem'in armağanıydı. Sonra tüm kitaplarını okudum. Yapı Kredi kitaplarını yeniden yayınlayınca çok hoşuma gitti. Bu kitapta seçki Öyküler var. Kitabı açınca çok sevindim, çünkü en sevdiğim öyküsü en baştaydı.


Füruzan öykülerinin bu denli sevilmesinin, kitaplarının yayımlandıkları tarihlerden bugünlere kadar pek çok baskı yapmasının nedenlerinden biri de sahicilik duygusunu çok güçlü bir biçimde yaratabilme başarısıdır. Sinemasal anlatım kullandığı çokça söylenmiştir, ama burada söz konusu olan, yalnızca onun gibi has edebiyatçıların gerçekleştirebildiği edebiyata özgü görselliktir. Sayısız ayrıntıyla örer öykülerini. Her ayrıntı işlevseldir: Renkler, ışıklar, kokular, sesler, biçimler... Öykü kişilerinden her birinin kendine özgü dili, kullandığı sözcükler, o sözcükleri kullanış biçimleri, susuşları, duruşları... Bu seçki, onun dünyasına açılan kapıyı aralıyor.(tanıtım yazısından)

Dünün tadı damağımda kaldı , tiz zamanda tekrarlanması dileğiyle.