Sonbahar geldiyse;Bugün geldi,İstanbul'a...Biz hala pencereler açık uyuyoruz,gece başlamış yağmur neyseki kocam duymuş da kalkmış ,kapatmış. Okuma odasında pencere önünde duran kitaplar çok hafif ıslanmış.
Çoktandır hafta sonu önerileri yapmamıştım...
Bir kitap önerisi önce...Hatta öyle bir öneriki kendime bile tavsiye ettim...Deyin ki niye... Uzun zamandır beni takip edenler belki farkına varmıştır. Ben, bilim kurgu, fantastik kurgu tarzı kitaplar okumam...Burada bir çelişki gördünüz di mi?)) Peki ,Murakami nasıl okuyorsun diyeceksiniz. Çünkü Murakami arada yere iner, gerçekle gerçeküstü arasında insanı yerden yere çalar...Şimdi artık sadede gelelim. Önereceğim kitap fantastik dünyanın da bilim kurgu dünyasının da ana kraliçesi Ursula K. Le Kuin'in yazdığı ''Mülksüzler''...Bu kitabı bari e-kitap olarak okuyayım dedim,tabletime yükledim.Ama bu e-kitap işi beni sarmadı.Kitap okur gibi hissetmedim kendimi,bir türlü konsantre olamadım.Halbuki ilk zamanlar,yatakta ve dışarda bu tür okuma çok rahat olur diye düşünmüştüm. Şimdi Salman Rüşdi'nin bir kitabını e-kitap olarak okumaya çalışıyorum.Kısaca Mülksüzler bu haftasonun kitabı olsun...
Film önerisi...Bu film de uzun zamandır beklediğim bir film. Neva/Ilgın Olut'un kitabı sinemaya uyarlandı ve dün vizyona girdi... Ilgın Olut bu projede bizzat çalıştığı,tüm cast seçimlerini kendisi yaptığı için,iyi olacağını umuyorum. Bizim Büyük Çaresizliğimiz/ Barış Bıçakçı filme alınmıştı, bir heves bir heves gittik,kitabı okuyanlarla birlikte ve şaştık şaştık şaş kaldık. Kitabı okumayan iki arkadaşı gay sanabilirdi ve zaten konudan da hiç bir şey anlamazdı...Sanırım da öyle olmuştur.
Ben bugün gideceğim filmi izlemeye...Her zamanki sinemada her zamanki koltuklarda, en arka sıra en ortadaki koltuk...Böyle beklediğim filmleri yalnız izlemeye bayılıyorum ve bugün de öyle olacak.
Yemek Önerisi...Yemek önerisi,mekan önerisi ile birlikte gelsin. Balık sezonu açıldı artık, şöyle balığı balık gibi yemek ister misiniz? O zaman arkadaş, o löküs balık lokantalarını bırakacaksınız.Dooruuu Üsküdar-Balık Çarşısı içindeki ''Derya&Deniz Balık'' a...Önde balık tezgahları arkada da balık lokantası,üst katları da var...En ekonomik ve en lezzetli balığı yiyeceğiniz yer... Ama içki servisi yok. Şöyle yanına bi buz gibi bira içeyim yok:( Kola neyin için artık...Ya da pişirtin orada sıcak sıcak götürün evinize yapın salatanızı yani alternatif çok.
(ayıptır sölemesi bu Nermin ile benim masamdı,birer porsiyon istavrit tavayı ve ortaya aldığımız hamsi tavayı bir hamlede götürmüştük)
Yemeğinizi yediniz, şöyle bi sahilden Kuzguncuk'a yürüyün kahvenizi de orada için... Dilim pastanesinin mücehverci dükkanına benzeyen vitrininden akşam çayınıza bir şeyler seçin...
Benden bu ka arkadaş,gerisi size kalmış...
Düzenleme:) Bizim hafta sonu planına başka bir plan daha eklendi...Zeyrek'de tarihi evler arasında gezmek ve yemek molasını Bozdoğan Kemeri altındaki büryancıda vermek...