Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

6 Kasım 2008 Perşembe

Beyoğluna giderkene ve gelirkene, Cancan , fatimanın Eli

Uyyy başlığa bakın hizaya gelin. Özellikle böyle bir başlık attım ki siz gardınızı hemen alın)).Pazar gününden bu yana yazmadığıma göre hadi pazartesinden başlayalım.

Uyandım sabah ile gözyaşım sile sile, pardon bu bi türküydü. Ben gayet formda bir biçimde uyandım. İstanbul son günlerde şahane bir pastırma yazı yaşıyor. Bu gün hava serinledi gerçi. Biz şu an pazartesiye gönderme yapmaktayız. Neyse, birer tost birer yeşil çay verip evdekileri postaladım. Kahvaltıya gidiyorum ama güççücük bir tost ve bir fincan yeşil çay da ben lüpledim. Evden çıktım. Üsküdar'a yürüyerek indim ve Kabataş motorunu kıl payı kaçırdım. Sonra finüküleri de kaçırdım zaten. Metronun içi k9 köpekleri ve polislerle doluydu. Bu güven verdiği ölçüde tedirginde edici aynı zamanda.
Ben böyle herşeyi kaçıra kaçıra gidince tabi vakit öğle saatlerine sarktı neredeyse. Kuzenler açlıktan ölmüşlerdi. Benim beynim yediğim o güpgüçcük tostu kahvaltı olarak algıladığı için, gözüm restoranların öğle mönülerine kaydı hep. Beyoğlu restoranlarının özelliği , çok çeşitli insan yelpazesine hitap ettiği içim mönüleri çok geniştir. Vitrinlerde her türlü zeytinyağlı , hele o şapkalı şapkalı enginarlar, beğendili patlıcanlar , Macar köfteleri insanın iştahını kabartır. hele bir ıspanaklı yumurta tepsisi vardı ki aklım kaldı. Ama dışarda asla ve kat'a ıspanak yemem. 10 kez yıkamalı, sirkeli sularda bekletmeli, kaynar sudan geçirip öldürmeli.İncecik doğrayıp kıyma ve soğanla kavurmalıyım. Sonra bir tepsiye döküp kişi başı birer yumurta kırıp , (ama yumurta dağılmayacak , göz göz duracak) pişirmeliyim. yumurtalar yarı pişince kızdırılmış tereyağı cos cos yumurtaların üstüne kaşıkla gezdirmeliyim. Yaa çaktırmadan alın size bir yemek tarifi.
Börekli çörekli , yağlı ballı bi kahvaltının ardından hadi kahve hadi fal derken baktım akşam olmuş. Bu gün erken kaçıyorum pazar alışverişi yapıcam deyip kalktım. Aynı güzegahı izleyip Kabataşa geldim ki motorda oturacak yer yok. Aman beş dakika zaten dedim yaslandım çay servisi yapılan bankoya geldim. yanımda da bi sürü genç kız kakarakikiri geldik. Tam inerken Gamsegamse aradı, O da Eminönü vapurundan iniyormuş. İskelede buluştuk. Beni uzaktan görmüş bağırıyor- anneeeeee ne güzel olmuşsun kıs. Asıl sen sabah motordaki kırmızı çizmeli hatunu görseydin dedim. Elbisesinde de minik kırmızı çiçekler vardı üstünde de mevsimlik pardesü, yetmezmiş gibi, bi de geldi yanıma oturdu haspa.
Pazar alışverişimizi yapa yapa ana kız eve geldik.
Gel gelelim salı gününe. Sabah daha kargalar bile kahvaltı etmeden cancan çıka geldi. Zuz teyzesi şirkete , annesi Adapazarına bir müşterinin evine bakmaya gitti. Ben de hemen İlmiyemi aradım, yetiş dedim. hemen geldi İlmiyem benim, Cancan kucağımızda gezdi durdu, bize gülücüklerattı. Uyuduğu zamanlarda da çayımızı içtik sohbetler ettik. Akşam olunca Can gitmedi dimii diyen eve daldı.

Bu gördüğünüz figürün adı Fatimanın Eli. Özellikte Fas da nazar boncuğu olarak kullanılıyor. Müslüman kültüründe sünnilerde Hz Muhammedin Kızı Fatmaya atfedilmiş ve beş parmak , islamın beş şartını sembolize ediyor. Musevi kültüründe ise Hz Musanın kızkardeşi Miriamın eli olarak geçiyor ve Tevratın beş kitabını temsil ediyor.Ortadaki göz nazara karşı. ( iki dinden de once de var oldugu yapilan kazilardan anlasilmis) .Bu gördüğünüz bizim kapımızda asılı olan. Zaten bizim kapıyı bi görseniz , kapıdan çok dilek ağacı gibi, her yerinden bir şeyler sallanır. Zuz'un Pragdan getirdiği, süpürge üzerinde cadı. KapI her açılıp kapandığında pis pis kahkahalar atar. Sonra nazar boncuklu annemin hediyesi süpürge. Atatürk takvimi. Dua ve de bu Fatimanın Eli. Nette gördüm ki mücevher olarak tasarlanmışından tutunda en basit anahtarlığa kadar uygulamışlar. İki ortak kültürü de sembolize ettiği için, Ortadoğu Barış Görüşmelerinde de sembol olarak kullanılmış.
Bu bilgiyi de verdikten sonra bu yazıyı burada noktalayalım. Hadi bakalım hoş kalın hoşca kalın

NOT: Bizim Fatimanın Eli figürümüz tamamiyle Nazişin el ürünüdür.

22 yorum:

  1. selam en süper benim yaa!
    hemen ilk sırayı kaptım,
    gene yoğun günler geçirmişin en çokda şu can'ı kıskanıyorum sanırım benim torun sevme yaşım geldi de geçiyor bunu bizim çoçuklara duyuran olsa :))
    sevgiler
    hamdiyefiliz

    YanıtlaSil
  2. Artık müsadenizin olacağını düşünerek Lale abla diyorum.
    (Sizde bana lütfen Hakan diyin) harikasınız. Şu sizin gezme tozma ve bunları sunmanıza bayılıyorum İstanbul'a hasta biri olunca (tıpkı ben gibi)uzakta olunca ne güzel geliyor bu anlatımlar. Şıkır şıkır, fıkır fıkır beyoğlu. sevgiler

    YanıtlaSil
  3. ne guzelmıs boyle aslında havalar haenuz ıyıken bun tadını cıkartmak lazım
    bu arada bu figuru cok severım ben

    YanıtlaSil
  4. Nzisin ellerine saglik gene saglam bir yazi olmus a dan z ye bilgilerimizi aldik
    sevgiler ablacim

    YanıtlaSil
  5. Lale Abla 4 günlük yokluğunu affettirdin valla. Çoook keyif aldım yazından. Naziş'in eline sağlık, Fatima'nın Eli çok güzel olmuş. Kocaman sevgiler :)

    YanıtlaSil
  6. ne kadar güzel anlatmışsınız, insan okurken yaşıyor adeta. Bu arada ıspanaklı tarifte ağız sulandırdı.

    YanıtlaSil
  7. Bu akşam Beyoğlu'na gidecek biri olarak, çok iyi geldi bu yazı bana :) Bu arada falı kim bakıyor diye sorsam :))

    YanıtlaSil
  8. =)
    klasik bir lale günü olmuş..
    ve bir lale yazsısı..
    kırmızı çizmeli kzı merak ettim ben..
    bi de sen şu yağmur çizmeni aldın mı =)

    atalet

    YanıtlaSil
  9. Şimdi böyle ballandıra ballandıra anlatınca her seferinde midem harekete geçiyor ama :))of of biz burda donduk kaç haftadır kar bilem yağdı ;)zaten her Beyoğlu yazısı içimi eritiyor...sevgiler alplerden sana ve İstanbul'a ;)
    asis

    YanıtlaSil
  10. Lalae Abla döktürmüşsün vallahi, sen anlattın ben gezdim sanki..su fatimanın elinden bizde de nazar boncuklusu vardı yanılmıyorsam..Naziş'in eline sağlık

    YanıtlaSil
  11. lala ablammmmm
    ne özlemişim seni...
    aslınd aben gizli gizli geldim arada snei okur gibi yaprım. ancak yorum bırakmak nerede bazen yazıları bile tamamlamaya fırsat bulamadım. sizin gözden bendede var tunus dan gelmiş, güöüş, ortasında bir tane taşı var, bende çoook severim takarım teyzemin tunus gezisinden. amam ben en çok sizin kapıdaki cadıyı merka ettim, onuda görüntülesend ebziimle paylaşsan.
    demek kırmızı çizmeli kadın iyiydide sende neler var ki gamsegamse seni bunca beğendi. anlat bakalım yakalandın:)))))))
    bende akşam yine ıspanak yıkadım:(( geçen seferki macerayı hatırlarsın. dün akşam şöyle bir öldürdüm. ama seni okuyunca aklıma geldi yıkamaya yıkamaya unutmuşum sirkete bekletmedim:((((( amam kaynar sularla öldürdüm. bu gece ölmüşüne yine bir kaynar su döküp yemek yapayım ben:))))
    sibel le hele bir görüşelim ya bu akaşam ya yarın akşam kesin yazarım vee elbette selamını söylerim. buralara geri dönmemede kesin kararlı görünüyor. yinede ben bu konuyu elbetteki görüşünce açarım hehe:))))))))
    vee evet ben alerji oldum o alerji testi ama kollarım bu haline 10 basar durumdaydı hep... şaka değil bunlar neki oldum. kaşıntıyı geçirdiler allaha şükür ama görüntü kaldı:))))
    içini cızltma acmıyorki, birazcık yanıyor olabilir başka rahatsızlıklarıda var, bu arada iyiki sana yüzümü göstermemişim oldum...
    sevgilerimle

    YanıtlaSil
  12. BAK ŞİMDİ BEN SENİN ÜSTÜNDEKİLERE MAERAK ETTİM BİR DE O SÜPÜRGELİ CADIYI
    FATIMANIN ELİNİN BAŞKA BİR VERSİYONU DA BENİM KAPININ ÜSTÜNDE ASILI SENELER ÖNCE ANKARA'DA REAL İLK AÇILDIĞINDA ALMIŞTIM,ALTIN RENKLİ ÜZERİNDE KURAN AYETLERİ GİBİ BİR ŞEYLER VAR,SEVERİM BÖYLE ŞEYLERİ
    SİZİNKİ DAHA RENKLİ VE HOŞ ELİNE SAĞLIK NAZİŞİN
    YA BEN ISPANAĞI SENİN GİBİ ÇOK ÇOK YIKAYIP SİRKELİ SULARDA BEKLETİYORUM AMA BEN SICAK SUDA ÖLDÜRMÜYORUM NE BİLEYİM BÜTÜN VİTAMİNİ SUYA GEÇECEKMİŞ GELİYOR BEN DE KAVURMADAN ÇİĞDEN DOĞRAYIP,SOĞAN KATIP BİRAZ DA PİRİNÇ EKLEYİP DÜDÜKLÜDE PİŞİRİYORUM.AMA BURADA KİM ISPANAK YEMEĞİ YAPTIĞINI SÖYLESE,PAZARDAKİ TEYZELER BİLE HEP SENİN YÖNTEMİ UYGULUYOR.ACABA BENİM Kİ YANLIŞ MI,İŞİN PÜF NOKTASI MI YOKSA SICAK SU?
    CAN BEYİN FOTOĞRAFINI BEKLİYORUM BÜYÜK BİR MERAKLA,YA BENİM KÜÇÜK 5 YAŞINA GİRECEK YA BENDE BEBEK ÖZLEMİ OLUŞMAYA BAŞLADI,NE GÜZELDİR Dİ Mİ ONU UYURKEN SEYRETMEK NEFES ILIŞINA BAKMAK,MAŞALLAH ALLAH BAĞIŞLASIN ANLATTIĞINA GÖRE ŞEKER Bİ BEY:))
    ÖPTÜM ABLACIM

    YanıtlaSil
  13. Parfümün Dansı'nın favori kitaplarından kabul eden birini imkanı yok okumaktan geri duramam. Kocaman bir merhaba:) sayfanızla da sizle de yeni tanıştım, tanıştığıma da çok memnun oldum. İçinde vapur olan tüm yolculuklar çok hoşuma gider, vapur her nereye gidiyor olursa olsun. Bir de tren tutkum vardır ki, o bu yazının konusu değil, uzatmayayım:) yeniden görüşmek üzere şimdilik hoşçakalın:)

    YanıtlaSil
  14. KANKİİİİ,
    SELAM
    KAÇAMAK YAPTIM TOPLANTI ARASI
    sana geleyim dedim
    öpücükler

    YanıtlaSil
  15. canım yaaa,
    kalp kalbe karşıymış
    ben sana yazarken sen de bendeymişsin
    bu haftaki o sarışın bayan da şarkıcı falan galiba
    orjinal bir tip :))
    haklısın çekici olsun diye tipleri belirliyorlardır

    YanıtlaSil
  16. Canım benim şu Beyoğlu yazılarına bayılıyorum, her okuduğumda Beyoğlu'na gidesim geliyor. Ame nerdeeee, iş, güç çocuk, fırsat kalmıyor....
    Cancan kimin oğlu, işi olan bir annenin çocuğuna bakarak çok sevaba giriyorsun. Allah senden razı olsun.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  17. senin beyoğlu klasiklerine bayılıyorum Lalecim...
    hele vapur sefası,
    denizin üstünde
    ne olsun daha...
    sirke tamam da,
    vitamin falan kalmıyor Lale
    suyuyla akıp gidiyor...
    ben yıkadıktan sonra,
    tuz atıp ovalarım ve kavurduğum soğanların üstüne koyup beş on dakika kavururum.
    diri severiz ıspanağı...
    a la dante makarna gibi
    öpüyorum seni ve Canı

    YanıtlaSil
  18. az kaldı unutuyordum,
    el benim elim değil
    fatma anamızın eli diye
    yoğurt mayalarken kullandığımız bir deyim vardır
    ortak kültür insanlığın mirası işte.

    YanıtlaSil
  19. çok ilgi çekici...
    bayıldım ben bu fatima nın eli çalışmasına...
    yaptıklarını okurken yoruluyorum bu arada ablacım. ne yoğun geçiyor günlerin... böyle olması en güzeli :)

    mutlu kal ablacım...

    YanıtlaSil
  20. Unutmazsam her yemeğe Fatma anamızın eliyle diye başlarım.
    Gerçekten daha bir bereketli,lezzetli olur.
    Gümüş renkli ayetli olanı salonum da durur.
    El emeği ile yapılmış bu çalışmada çok güzel olmuş.Bereketiniz bol olsun. Ispanak bu nedenle evime senede bir ya da iki kez girer.
    Özellikle böreği için..
    Sevgiyle

    YanıtlaSil
  21. bugünde güzel bir hava var abla birazcıkda rüzgarımız var ama uçurmaz bizi herhalde.

    simge için verdiğin bilgiler için de teşekkürler abla...

    YanıtlaSil
  22. Fatma ananın eli kolyeler uğur getirir derler. annem alır durur :)
    Can büyüdü mü buluşmada resmini isterim :):):)

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))